Çocuk İmmünoloji ve Alerji

Oluşturma Tarihi: 25.04.2017 01:45 Güncelleme Tarihi: 11.06.2024 11:30

Çocuk İmmünoloji ve Alerji Bölümü, 0-18 yaş aralığındaki çocukların immünolojik yani bağışıklık sistemi ve alerjik hastalıkların tanı, tedavi ve takibi ile ilgilenen uzmanlık dalıdır. Pek çok farklı hastalığın yanı sıra kemik iliği ve kök hücre nakil merkezi ile birlikte çalışarak, nakil öncesi immünolojik testleri ve HLA tiplendirilmeleri de bu bölüm hekimlerince yapılır. Buna paralel olarak uluslararası düzeyde, solid organ transplantasyonları için gerekli olan HLA tiplendirmeleri, lenfosit cross-match analizleri ve en güncel metotların kullanıldığı immünolojik testler de bu bölüm hekimlerince uygulanır. Toplumu derinden etkileyebilecek bulaşıcı salgın hastalıkların engellenmesi de çocuk immünoloji ve alerji bölümü hekimlerinin görev tanımları arasında yer almaktadır. Çocuk immünolojisi ve alerji hastalıkları hekimleri, 6 yıl tıp fakültesi, 4 yıl çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanlığı ve 3 yıl da çocuk immünolojisi ve alerji hastalıkları bölümünde ihtisas yaparlar.

Çocuk İmmünoloji ve Alerji Bölümü Nedir

Çocuk alerji bölümü, çocukların alerjik reaksiyonlarını teşhis ve tedavi etmek için özel olarak donatılmış bir sağlık birimidir. Çocuk alerji uzmanı; gıda alerjileri, astım, egzama ve diğer alerjik durumlar konusunda derinlemesine bilgi ve deneyime sahiptir. Bu uzmanlar, çocukların alerji belirtilerini kontrol altına almak ve yaşam kalitelerini artırmak için kişiye özel tedavi planları oluşturur. 

Çocuk İmmünoloji ve Alerji Bölümü, immün yetmezlik ve enfeksiyon tipleri gibi immünolojik temelli pek çok hastalığın tanı ve tedavilerinin uluslararası düzeyde yapıldığı bölümdür. Aynı zamanda genetik ve çevre faktörlerinin etkileşimi ile ortaya çıkan alerjik hastalıkların tanı ve tedavisi ile ilgilenen bilim dalıdır. İmmünolojik ve alerji kaynaklı pek çok hastalık bulunur. Bunlar arasında alerjik nezle, saman nezlesi ya da bahar nezlesi olarak bilinen alerjik rinit, alerjik olan ve olmayan bronşiyal astım, atopik dermatit olarak tanımlanan besin, ilaç, böcek ve deri alerjileri, tekrarlayan hışıltı atakları ve anafilaktik şok olarak tanımlanan ve acil müdahalenin gerekli olduğu ölümcül derecede ağır alerjik reaksiyonlar yer alır. Halk arasında bağışıklık sistemi olarak bilinen immün sistemde farklı sebeplerden dolayı görülen zayıflık kendisini sık sık enfeksiyon hastalıklarına yakalanma olarak gösterirken, alerjik hastalıklar çoğunlukla kendini aşağıdaki belirtiler ile gösterir:

  • Ciltte kaşıntı
  • Ciltte kızarıklık, kabarma ve şişlik
  • Egzama
  • Tekrarlayan kuru öksürük ve hapşırık
  • Nefes darlığı
  • Hırıltılı nefes alma
  • Burun akıntısı, kaşıntı ve tıkanıklık
  • Gözlerin yaşarması, kızarması ve kaşınması
  • Karın ağrısı
  • İshal
  • Kusma
  • Gaitada kan ya da mukus varlığı

Çocuk İmmünoloji ve Alerji Bölümünde Yapılan Testler

Hastanın şikayetlerine bağlı olarak hekim tarafından alınan ayrıntılı öyküden sonra fizik muayene yapılır. Gerekli görüldüğünde laboratuvar testlerine ve radyolojik görüntüleme yöntemlerine başvurulur. Bölüm hekimlerince sıklıkla uygulanan testler şöyledir:

  • Prick Test: Çizme testi olarak da bilinen bu test, sırta veya kolun, dirseğin alt kısmında kalan kısmının iç yüzeyine bir damla alerjen sıvı damlatılır. Steril, sivri uçlu metal bir çubuk yardımıyla, diğer bir deyişle lanset ile deride yüzeysel bir çizik oluşturulur. Sıklıkla uygulanan, ağrı ve acı vermeyen ve çok kısa süre içinde sonuçlanan bu test sayesinde ev tozu alerjenleri, bitki polenleri, kedi, köpek, kuş gibi evcil hayvanlardan kaynaklanan alerjenler değerlendirilir.
  • İntradermal Test: Diğer bir deyişle deri içi test, arı sokmalarına ya da ilaçlara bağlı gelişen alerjilerin tespit edilmesinde kullanılır. 0.01 - 0.02 ml gibi çok az miktarda alerjen sıvı, kol ya da sırt bölgesine çok ince uçlu bir insülin enjektörü yardımıyla deri altına verilir. Aynı anda 4 ya da 5 antijen uygulanarak sistemik reaksiyon olasılığı artırılır. Hasta 20 dakika boyunca, enjeksiyon yapılan bölge açık bir şekilde bekletilir. Bu esnada bu bölgelerin kaşınmaması konusunda hasta uyarılır.
  • Patch Test: Yama testi, kontakt dermatit yani vücudun dış yüzeyine temas eden maddelere karşı gelişen reaksiyonların, dermatit ve ürtiker gibi alerjik oluşumların tanısında kullanılır. Yama testi ünitesi olarak tanımlanan, alt kısmında küçük odacıklar bulunduran yapışkan bandın ilgili bölgesine gerekli alerjenler koyulur ve sırt bölgesine yapıştırılır. Ünite içindeki odacıklarda bulunan alerjenlerin vücuda teması sağlandıktan yaklaşık 2-3 gün sonra bant çıkarılır. Bu süre boyunca hasta duş almamalı ve terlemeyi artıracak fiziksel aktivitede bulunmamalıdır. Bazı geç reaksiyonların saptanması için bant çıkarıldıktan 2-3 gün sonra tekrar hasta hekim kontrolüne gitmelidir.
  • Spesifik IgE Testi: Hastanın öyküsü doğrultusunda kuşku duyulan belirli bir alerjene karşı kanda yapılan testtir. Spesifik IgE genel bir alerji taraması değil, ancak belirli grup alerjilere yapılan test tipidir. Örneğin, Tip 1 hipersensivite reaksiyonları arasında yer alan saman nezlesi, astım, atopik dermatit, döküntü, sistemik anaflaksi bulunur. Bunların yanı sıra gıdalar ve gıda karışımları, epiteller ve hayvansal proteinler, epiteller ve hayvansal proteinlerin karışımları, ot, tahıl ve polenler, bazı mesleki alerjenler, küf mantar türleri ve maya karışımları, çeşitli ağaç polen karışımları, yabani ot ve çiçek karışımları gibi test gurupları uygulanabilir. Bu test laboratuvar ortamında hastadan alınan kanda çalışılır.
  • Spirometri : SFT yani solunum fonksiyon testi olarak bilinen spirometri, astım gibi kalp ve akciğer fonksiyonlarını etkileyen hastalıkların değerlendirilmesi, akciğerlerin kapasitesini ve fonksiyonel durumunun ölçümlenmesi amacıyla yapılır. Temel olarak hastanın akciğerlerine ne kadar nefes aldığını ve alınan bu nefesin belirli bir zaman aralığında ne kadarının geri verildiğinin ölçümlenmesidir. Solunum fonksiyon testi yapılmadan önce hastanın nefes nefese olmaması, normal solunumuna dönmüş olması gerekir. Test sırasında burun kapatılır ve ağza tek kullanımlık maske takılır. Hastanın kuvvetli ve çok derin bir nefes alması istenir ve hekimin işaretiyle hastanın nefesi vermesi istenir. Bu şekilde 3 kez test tekrarlanır ve en iyi sonuç baz alınarak gerekli değerlendirme yapılır. Teste gelmeden önce hastaların aç ya da çok tok olması önerilmez. Ayrıca testlerde yanılmalara sebep olabileceğinden göğüs ve karın hareketlerini engelleyecek dar kıyafetlerin giyilmesi de önerilmez. Testten önceki 24 saat boyunca sigara ve alkol tüketmemiş olması da testin sonucunun etkilenmemesi için önemlidir.
  • Rinomanometri : Burun solunum ölçümü olarak bilinen rinomanometri, burun hava yolu direncini ölçümlemek yapılan bir testtir. Bu yolla olası tıkanıklıkların derecesi ve hava yolunda bulunan değişiklikler ve basınç belirlenir.

İmmünoterapi Tedavisi Nedir

İlaç tedavisinin yanı sıra tedavi için gerekli kriterleri taşıdığı düşünülen alerjik astım, alerjik nezle ya da arı alerjisi gibi rahatsızlıkları bulunan hastalara immünoterapi uygulanabilir. Alerji aşısı ya da aşı tedavisi olarak da bilinen immünoterapi , özellikle alerjenden korunmak isteyen ve ilaç kullanımına rağmen kontrol altına alınamayan ya da ilaçlara bağlı görülen yan etkilerin gözlendiği alerjik hastalarda uygulanır. Hastanın yaşına göre tablet immünoterapi, dil altı damla aşı ya da cilt altı aşı uygulanabilir.

  • Tablet İmmünoterapi: Son yıllarda kullanımı artan ve oral yolla uygulanan bir tedavidir. Alerjenler günlük olarak, dil altında çözünen bir tablet yardımıyla verilir. Tablet ağızda 1 dakika boyunca tutulur ve sonrasında yutulur. İlacın yutulmasından sonraki ilk 5 dakika içinde bir şey yenip içilmemesi gerekir.
  • Dil Altı Damla Aşı: Sublingual İmmünoterapi, hastanın kendisi tarafınca uygulanabilen bir yöntemdir. Alerjen çözeltilerinin yer aldığı solüsyon dil atına damlatılır ve ağızda 2 dakika bekletildikten sonra yutulur. Hekim kontrolünde başlangıçta her gün, daha sonra haftada 3 gün olarak uygulanabilir.
  • Cilt Altı Aşı: Literatürde subkutan immünoterapi olarak geçen uygulamada, alerjen çözelti cilt altına çok ince uçlu bir enjektör ile verilir. Kolun üst dış kısmına uygulanan enjeksiyonlar her seferinde farklı kola yapılır ve ilk yarım saat hasta gözlenir. Enjeksiyon bölgesinde yumru şeklinde ele gelen sert şişliklerin olması olağandır.

Alerji, immün yetmezlik ve diğer pek çok hastalığın erken tanı ve tedavi için kontrollerinizi düzenli olarak yaptırmayı ihmal etmeyin.

Bu içeriğin geliştirilmesinde Medical Park Yayın Kurulu katkı sağlamıştır. Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.


Hekimlerimiz