İncir, ficus ağacında (Ficus Carica) büyüyen bir meyvedir. Ficus caria ise dut ailesi bitkilerinden biridir. Yüzyıllardır sevilerek tüketilen incir dünyada da oldukça sık üretilmesine rağmen en çok Türkiye'de üretilir. FAO verilerine göre dünyada 1.057.000 ton incir üretilmiştir ve bunun 280.000 tonu ülkemiz topraklarında yetişmiştir. Ülkemizde özellikle Ege Bölgesi'nde yetiştirilmekte olup, Aydın ilinde en yüksek oranda incir yetiştirilir.
Her sebzeyi ve meyveyi olduğu gibi inciri de mevsiminde tüketmek önemlidir. Kuru incire yıl içerisinde devamlı ulaşabilirken, taze incir için ise Ağustos ve Eylül aylarını beklememiz gerekir.
İncir tadıyla olduğu kadar insan sağlığına sağladığı faydaları ile de ön plana çıkar. İçerisinde diyet lifi, mineral, vitamin, antioksidanlar bulundurduğu gibi orta boy incirin kalorisi ise yalnızca 35-40 kaloridir. Sağlık açısından ciddi faydaları olan incir içeriğinde sodyum, potasyum, magnezyum minerallerini ve C,B3, B6, B2, K vitaminlerini içerir ve aynı zamanda iyi bir lif kaynağıdır. Bu yazıda incirin sağlığa faydalarını, zararlarını ve tüketiminde dikkatli olunması gereken durumları inceleyeceğiz.
İncirin içeriğinde bulunan bazı vitamin ve mineraller:
- A vitamini
- C vitamini
- K vitamini
- B vitaminleri
- Potasyum
- Magnezyum
- Çinko
- Bakır
- Manganez
- Demir
İncirin faydaları nelerdir?
1) İncir yüksek oranda protein, vitamin ve mineraller içermektedir. Bu özelliği ile hücre yenilenmesini sağlar.
2) Kalsiyum, demir, magnezyum, fosfor ve B vitaminlerini yüksek oranda içerir. 100 gram kuru incir yenildiğinde vücudun günlük gereksinimi olan kalsiyumun %17'si, demir ile magnezyumun %30'u, fosforun %20'si, B1 vitamininin %5'i, B2 vitaminin ise %4'ü karşılanır.
3) Kan basıncına fayda sağlar. Kan basıncını düzenlemede önemli rolü olan potasyumdan zengindir. Düzenli sebze ve meyve tüketmeyen, işlenmiş sodyum içeriği yüksek gıdaları tüketen kişiler potasyum eksikliği yaşayabilir ve bu da hipertansiyona yol açabilir.
4) Kilo kontrolü sağlar ve obezite tedavisinde kullanılır. Lif ve liften zengin besinler kilo kontrolünde olumlu etkiye sahiptir. İncir de diyet lifi açısından oldukça zengindir. 1 orta boy incirde ortalama 1 gram diyet lifi bulunmaktadır ki bu da günlük ihtiyacımız olan lif miktarının %6'sını karşılar. Aynı zamanda incir sayesinde tatlı ihtiyacınız da giderilir ve böylece sakıncalı besinlerden de tüketmemiş veya daha az tüketmiş olursunuz. Bu özellikleri ile incir porsiyon kontrolü yapıldığı takdirde kilo yönetiminizde kilo verme ve koruma programlarında kullanılabilir.
5) Zararlı olan bazı bakterilerden vücudu korur. İncir sindirimi, içerdiği liflerle kolaylaştırır ve bu özelliği sayesinde bedeninizi zararlı olan bakterilerden korumada rol oynar.
6) Kemik ve diş sağlığını olumlu etkiler. İçerdiği yüksek fosfor ve kalsiyum sayesinde kemik ve dişlere iyi gelir. İncirdeki kalsiyum diğer besinlere oranla daha kolay sindirilir, bu sebeple süt içemeyen kişilerin incir tüketmesi önerilir.
7) Kanserden korur. İncirde bulunan benzaldehit adlı madde, kanserli hücrelerin büyümesini önler ayrıca içerisinde bulunan antioksidanlar da kanser hücrelerinin büyümesini önleyici etkiye sahiptir.
8) Müshil etkisi vardır. Özellikle kuru incir ile hazırlanmış olan infüzyon, çocuklarda korkmadan kullanılabilen etkisi yüksek bir müshildir. Yapılışı şöyledir: 2-3 kuru incir doğranır ve üzerine kaynar su eklenerek 10-15 dakika demlendirilir. Günde 2-3 bardak içilmesi önerilir.
9) Siğil oluşumunu önler. Körpe olan incirin yapraklarının içindeki süt siğile karşı etkilidir. Bu etkiyi sağlamak adına körpe olan incirin yaprağından çıkan süt siğile sürülür. Düzenli yapıldığında siğil ortadan kaybolur.
10) Çıban olgunlaşmasını ve basuru önler. Kurutulan incir yaprakları ile dekoksiyon hazırlanır. Bu dekoksiyon hemoroit (basur) ile çıbanlara karşı etki gösterir.
Dekoksiyonun hazırlanışı şöyledir: Körpe olan incir yaprakları, havadar ve güneş görmeyen bir yerde kurutulur, sonrasında yapraklar parçalanır. 2 veya 3 tatlı kaşığı kurutulmuş incir yaprağı bir bardak su içerisinde 30 dakika süre ile kaynatılır ve bu şekilde hazırlanmış olan dekoksikasyon suyu ile ıslatılan bez, basur memesine veya çıbana sarılır. Basura karşı olan bu dekoksiyondan gün içerisinde 2-3 bardak kadar içilir.
11) Menapoz sonrasında meme kanseri oluşmasını önlediği yapılan araştırmalarla görülmüştür. Yaklaşık 8 senedir menopozda olan 52.823 kadın ile yapılan bir araştırmada, beslenmesinde lifli meyvelere yer verenlerin diğerlerine oranla meme kanserine yakalanma riskinin %34 oranında daha az olduğu görülmüştür. Yanlızca meyveler değil tahılların da yüksek oranda lif içermesi onların da kansere yakalanma riskini azaltıcı etkileri olduğunu göstermektedir.
12) Antioksidan, vitamin ve mineral deposudur: Özellikle koyu renkli olan taze incir; karoten, lutein, tanin gibi bir çok antioksidan bileşen ve A, E, K gibi sağlığımıza faydalı vitaminler içerir. İçeriğinde zengin antioksidan, mineral, vitamin bulunması sayesinde bedeni zararlı bileşenlerden korur ve aynı zamanda bağışıklık sistemimizin güçlü olmasını sağlar.
13) İnsülin salınımını dengeler. İçinde yüksek oranda potasyum ve magnezyum olduğundan, insülin salınımını dengelemektedir. Bu özelliği sayesinde diyabetli hastalar da incir tüketebilir.
14) Kalp sağlığını korur. Potasyum mineralleri bulundurması ile tansiyon dengesini korur ve böylece kalp sağlığını olumlu etkiler.
15) Vücudu temizler.
Bulundurmuş olduğu antioksidanlar sayesinde incir, kan ile bağırsakların temizlenmesinde etkin rol oynar ve aynı zamanda yetişkin bireylerde oluşabilecek göz ve solunum yolu rahatsızlıklarına karşı direnç oluşturur.
16) Mide rahatsızlıklarına iyi gelir. Yüksek orandaki lif içeriği sayesinde mideye olumlu etkileri vardır. Yapılan çalışmalarla ülser, reflü, gastrit gibi mide rahatsızlıklarına iyi geldiği görülmüştür.
17) Cilt hastalıklarına iyi gelir. İncirin de barındırmış olduğu antioksidanların cilt sağlığında olumlu etkileri bulunur.
Akne sorunu yaşanlar inciri püre haline getirip, 20 dakika süre ile yüzüne uyguladığında cildi temizlenecektir.
18) Saçı besler. Magnezyum ve C vitamini ile incir, saç ve saç köklerini besler ve saça doğal bir görünüm kazandırır.
19) Osteoporoz, egzama, sedef ve diyabet hastalıklarında olumlu etkileri vardır. Uygun porsiyonlarda tüketildiği takdirde içeriğindeki lif ve tatlı isteğinin giderilmesi ile şeker hastalığına iyi geldiği görülmüştür.
20) Kabızlığa iyi gelir. İncirin bulundurmuş olduğu yüksek oranda lif ile bağırsakları temizler ve kabızlığa iyi gelir.
21) Tansiyonu düşürür. Yüksek tansiyon hastalığı olanların diyetlerine inciri eklemesi tavsiye edilir.
İncirin zararları var mıdır?
İncire karşı alerji ve negatif ilaç etkileşimi düşük oranlarda görülmektedir. Bu sebeple diyetinize ılımlı olarak endişelenmeden ekleyebilirsiniz.
Dikkat Edilmesi Gereken Durumlar:
2010 yılında yapılmış olan bir çalışmaya göre, kauçuk ya da huş polenine alerjisi olan bireylerde incire de alerjik reaksiyon verebileceği ön görülmüştür. İncir dut familyasının bir ürünü olduğundan dut ailesi içerisinde bulunan dut, portakal, şekerli elma gibi meyvelere vücudunuz alerjik reaksiyon gösterebilir.
Kurutulmuş ve çiğ olan incir K vitamini bakımından zengin bir meyvedir. K vitamininin doğal bir kan kalınlaştırıcı etkisi bulunur. Vafarin (Coumadin) gibi kanı inceltici etkileri bulunan ilaçları kullanıyorsanız, K vitamini tüketiminizi günlük olarak takip etmeniz gerekir.
İncir doğal bir müshil etkisi bulundurur bu özelliği kabızlığın tedavisinde olumlu etki gösterirken, fazla incir tüketimi ise ishale neden olabilir. İnciri tükettikten sonra tuvalete çok sık gidiyorsanız tüketiminizi kesmeniz gerekir.
En Çok Okunan Sağlık Rehberi Yazılarımız
Uzm. Dyt.
Betül Yurdakul
https://www.medicalpark.com.tr/_uploads/_images/_doctorProfile/MgiEpKkf.jpg
Beslenme ve Diyet
İstinye Üniversitesi Hastanesi İSÜ Liv Hospital Bahçeşehir
https://www.medicalpark.com.tr/_assets/_i/mp_logo_red.jpg
Beslenme ve Diyet
21.9.2020
14.3.2024
318601
Bu içeriğin geliştirilmesinde Medical Park Yayın Kurulu katkı sağlamıştır.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.