İnme Merkezi/Ünitesi

Hakkımızda

İAÜ VM Medical Park Florya Hastanesi, İstinye Üniversitesi Hastanesi Liv Hospital Bahçeşehir, VM Medical Park Kocaeli Hastanesi ve VM Medical Park Pendik Hastanesi’nde faaliyet gösteren merkezler; inme konusunda uzmanlaşmış tecrübeli tıbbi kadro ve en yeni teknolojiye sahip donanım ile inmenin teşhisi, tedavisi ve rehabilitasyonunda yeni bir yaklaşım ortaya koyuyor.

Türkiye’de her yıl 200.000’e yakın inme vakası gözlemleniyor. Ülkemizdeki ölüm nedenleri arasında üçüncü sırada yer alan ve en önemli sakatlık nedeni olan inmenin, en az zararla atlatılması ya da tedavi edilmesinde zamana karşı yapılan ilk tedavi sakatlıkla mücadelede en önemli basamağı oluşturuyor. İnme hastalarının erken dönemde kalp krizi geçiren hastaların yatırıldığı koroner yoğun bakım ünitelerine benzer şekilde yapılandırılmış inme merkezleri, sunduğu özellikli bakım ve tedaviler ile inmeye karşı mücadelede öne çıkıyor. İnme hastaları herhangi bir hastanede kontrolü altındayken ölüm ve sakatlık riski açısından inme merkezlerine daha fazla riskli bir konumdadır. Kalp krizi geçiren hastalar gibi tedavi şansı açısından zamana karşı yarışan inmeli hastaların inme konusunda deneyim sahibi, özelleşmiş bir doktor ve hemşire ekibinin denetiminde, hastanenin inmeye yönelik ayrıştırılmış özel bir mekânda, önceden belirlenmiş tedavi ve bakım protokolleri ile tedavi edilmeleri, modern inme tedavisinin temelini oluşturuyor. Medical Park, Liv Hospital, VM Medical Park ve İstinye Üniversite Hastanesi’ni tek çatı altında buluşturan MLP Care, sahip olduğu yıllık 10 milyonluk vaka deneyimini, uzman kadrosu ve son teknoloji ile birleştirerek halk sağlığının korunması ve geliştirilmesi için kullanmaya devam ediyor. MLP Care; özel tedavi gerektiren ve toplumda görülme sıklığı yoğun olan hastalıklara yönelik merkezlerine ülkenin bir hastalık konusunda birçok merkezden oluşan ilk tedavi ağı olan “BAVİM – Beyin Anjiyografi ve İnme Merkezi” tedavi ağını kurdu. İAÜ VM Medical Park Florya Hastanesi, İstinye Üniversitesi Hastanesi Liv Hospital Bahçeşehir, VM Medical Park Kocaeli Hastanesi ve VM Medical Park Pendik Hastanesi’nde faaliyet gösteren merkezler; inme konusunda uzmanlaşmış tecrübeli tıbbi kadro ve en yeni teknolojiye sahip donanım ile inmenin teşhisi, tedavisi ve rehabilitasyonunda yeni bir yaklaşım ortaya koyuyor. Gerekli tedaviler ne kadar erken uygulanırsa klinik sonuç o kadar olumlu olduğundan hastaların endovasküler tedavi organizasyonuna sahip BAVİM çatısı altında yer alan bir İnme Merkezi’ne en hızlı biçimde ulaştırılmaları tedavinin ilk ve en önemli basamağını oluşturuyor. Merkezlerde akut inmeye yönelik intravenöz tromboliz (toplardamar yoluyla pıhtı çözücü/eritici ilaç tedavisi), endovasküler trombektomi (anjiyografik yolla mekanik pıhtı çıkarıcı tedavi), beyin damarlarındaki baloncukların (anevrizmaların) yırtılmasına bağlı kanamalarda koyilleme tedavileri, fizyoterapiden konuşma ve dil terapisine geniş çaplı rehabilitasyon hizmetleri sunuluyor. Merkezlerde uygun olan hastalarda kanamamış beyin damar baloncuklarında (anevrizma) koruyucu koyilleme veya diğer anjiyografik tedavi yaklaşımları, beyin damarların anormal yumaklarında (AVM veya fistül) tıkayıcı anjiyografik tedavi uygulamaları ile beyni besleyen ana damarların darlıklarında stentleme tedavileri başarı ile uygulanıyor. Gerekli tedaviler ne kadar erken uygulanırsa klinik sonuç o kadar olumlu olduğundan hastaların endovasküler tedavi organizasyonu bulunan BAVİM İnme Merkezi’ne en hızlı biçimde ulaştırılmaları tedavinin ilk ve en önemli basamağını oluşturuyor.

Endovasküler Tedavi (Kapalı Beyin Ameliyatı) Nedir?

Endovasküler tedavi; damar içerisinden gidilerek uygulanan tedavidir. Dolayısıyla cerrahi bir kesi ve doku travması oluşmaz. Çoğunlukla kasıktaki atardamardan girilerek hedef damara ulaşılır ve hastalık damar içerisinde kalınarak tedavi edilir. Bu nedenle kapalı beyin ameliyatı da denir. Yüksek teknoloji yardımı ile deneyimli hekimler tarafından uygulanabilir. Tedavideki temel teknik anjiografidir. Endovasküler Tedavi Hangi Durumlarda Uygulanır? – Beyin kanamaları (Baloncuk veya damar yumağına bağlı) – Henüz kanamamış anevrizma (baloncuk) ve AVM (damar yumağı) – Beyin kanaması sonrası sıkça karşılaşılan damar büzüşmesi (vazospazm) tedavisi – Atardamar toplardamar arası kaçaklar (AVF) Beyin ve omurilik tümörlerine yardımcı tedavi – Damar darlıkları – İnme (Felç) Endovasküler Tedavinin Avantajları Nelerdir? – Bir kesi olmadığı için doku dostu olması başlıca avantajıdır. – Açık cerrahi işlem olmaması – Enfeksiyon riskinin yok denilecek kadar düşük olması – Hastanede yatış süresinin kısalması – Az anestezi alınması Anevrizma (Baloncuk) Ve Endovasküler Tedavisi Beyni besleyen atardamarların duvarındaki zayıf bir noktadan gelişen balon şeklindeki yapıya anevrizma (baloncuk) denir. Girişimsel nöroradyolojinin tedavide en sık kullanıldığı alan anevrizma yani baloncuk tedavisidir. Baloncuk duvarı normal damarlar gibi güçlü bir yapıda olmadığından, kan basıncı ile patlayarak beyin kanamasına yol açabilir. Tedavide temel hedef baloncuk içine kan girişinin engellenmesidir. Bu başarıldığında, balon içinde kan akımına bağlı oluşan basınç ortadan kalktığından patlama ihtimali de kendiliğinden yok olmaktadır. Beynin derinliklerinde oluşan damar baloncuğuna, beyin dokusuna dokunmadan damar içerisinden anjiografi ile ulaşılarak baloncuğun içinin doldurulması ya da stentle baloncuğun kapatılması esasına dayanır. AVM (Damar Yumağı) ve AVF Nedir? Endovasküler Tedavi Yöntemleri Beyinde olması gereken kılcal damarlarını yerine anormal damar kanallarının oluşmasıyla meydana gelen damar yumağı denilen AVM hastalığı normal dokunun beslenmesini bozar. Sara, ilerleyici felç, konuşma ve görme bozukluğuna neden olabilen AVM hastalığı baloncuk yapıp patlayabilir ve beyin kanamasına neden olabilir. Girişimsel Nöroradyolaji tedavisiyle AVM denilen damar yumakları ve fistüller içerisi doldurularak tedavi edilebilmekte ileride oluşabilecek beyin kanaması önlenebilmektedir. AVF denilen atardamar ve toplardamar arası kaçaklar da aynı yöntemle tedavi edilmektedir. Şah Damarı – Beyin Damarı Darlıkları Ve Endovasküler Tedavisi Kalp damarlarında olduğu gibi şah damarları ve beyin damarlarında da damar sertliğine bağlı darlıklar oluşabilir. Bu darlıkların ilerlemesi geçici ya da kalıcı felç durumunun ortaya çıkmasına neden olabilir. Tedavi sırasında yapılan işlem damarın içinden gidilerek dar olan kesimin geçilmesi ve stent denilen tel kafesler ile darlığın genişletilmesi esasına dayanmaktadır. İnme (Felç) Tedavisi Tıpta en acil durumlardan biri olan inme herhangi bir nedenle kan dolaşımında ortaya çıkan pıhtının beyin damarlarına ulaşması ve damarı tıkaması ile ortaya çıkan bin tablodur. Erken müdahale edildiğinde tamamen düzelme ihtimali vardır. Kasıktan anjiyo ile girilerek yapılan müdahale ile pıhtı damardan çıkartılır. Büyük Beyin Tümörleri Büyük beyin tümörlerinin cerrahi olarak çıkarılmasından önce tümörün ana damarları endovasküler girişim ile tıkanarak cerrahinin daha kansız ve kolay olması sağlanmaktadır.

İnme

“Felç” adı ile de bilinen inme, çoğunlukla beynin bir bölgesinin oksijen ve şeker ihtiyacını sağlayan kan akımının aniden kesintiye uğramasıyla, bazen de beyin dokusu içine kanama ile ortaya çıkar. Kalp krizinden esinlenerek bu duruma“ beyin krizi” adını verenler de vardır. Bu durumda beyin hücrelerinde geçici veya kalıcı bir hasar oluşur. Hücrelerdeki kalıcı hasar vücudun, bu hücreler tarafından kontrol edilen bölgesinde kalıcı fonksiyon kaybına yol açabilir; örneğin sağ beyinde hareket fonksiyonunu kontrol eden hücreler hasarlandığında vücudumuzun sol tarafında kol ve bacakta güçsüzlüğe yol açan tam veya kısmi inme oluşması gibi.

İskemik İnme

Beyin damarını tıkayan pıhtı sonucu, beyne giden kan akımının azalması veya durması ile oluşur. İnmelerin % 85 i bu gruba girer. Çoğunlukla değişik derecelerde kalıcı hasara ve fonksiyon kaybına yol açar.

Hemorajik İnme

Beyin damarlarının yırtılması sonucu beyin dokusu veya beyni çevreleyen zarlar içinde oluşan kanamanın neden olduğu inme türüdür.

(GIA) Geçici İskemik Atak

Beyindeki kan akımının geçici ve kısa süreli olarak kesilmesi sonucu oluşur. Çoğunlukla bir damarın bir pıhtı ile kısa süreli tıkanması ile ortaya çıkar. Gelecek bir inmenin habercisi olabilir, dar bir damarın varlığına işaret edebilir. GIA’da “geçicilik” ortaya çıkan bulguların“ en geç 24 saat içinde düzelmesi” şeklinde tanımlanır. Yapılan bilimsel araştırmalara göre geçici iskemik atak sonrası 1. haftada bir inme gelişme riski çok yüksektir ve %10 civarında olduğu gösterilmiştir.

Değiştirilemeyen risk faktörleri

Yaş: İnmeli hastaların % 75’i 60 yaş civarındadır. 55 yaş sonrası inme geçirme riski, her 10 yılda 2 katına çıkmaktadır. Cinsiyet: Erkeklerde kadınlara oranla görülme sıklığı daha fazladır. Irk: Siyah ve sarı ırkta inme görülme sıklığı, beyaz ırka göre daha fazladır. Özellikle siyah ırkta hipertansiyon, obezite ve diyabetin daha yaygın oranda bulunması görülme sıklığını artıran faktörlerdir. Aile öyküsü: Ailede hipertansiyon,yüksek kolesterol, diyabet öyküsünün olması ve kötü beslenme, hareketsiz yaşam tarzı, obeziteye eğilim gibi faktörler inme riskini yükseltecek şekilde etki etmektedir. Önceden geçirilmiş inme: Önceden geçirilmiş iskemik bir inmenin tekrarlama sıklığı yıllık % 4-14,beş yıllık ise % 30 oranındadır. İnme sonrası ilk ay çok risklidir çünkü görülen inme tekrarlarının % 30’u ilk inmeden sonraki ilk 30 günde görülür. Önceden geçirilmiş ve sık tekrar eden geçici inme atakları da yeni bir iskemik inme için yüksek risk oluşturur.

Yaşam Tarzına bağlı risk fakförleri

Sigara kullanımı: Sigara içmek kandaki oksijen miktarını azaltarak kalbin daha çok çalışmasına neden olur. Kan pıhtılarının daha kolay oluşmasına imkan tanır. Sigara kullanımı aynı zamanda damar sertliği gelişim riskini arttırarak damar çapının daralmasına ve bu nedenle beyne giden kan akışını engelleyerek inmeye neden olur. Şişmanlık / Obezite: Beden kütle indeksi 30 kg/m2civarı veya üstünde olanlarda genellikle yüksek tansiyon, diyabet ve yüksek kolesterol seviyeleri de görüldüğünden şişmanlık bir inme risk faktörüdür. Hareketsiz yaşam tarzı: Kilo fazlalığı, yüksek kan basıncı ve kolesterol seviyesi, diyabet hastalığı risklerini artırdığı için önemli inme risklerinden biridir. Aşırı alkol kullanımı: Kan basıncını, vücut yağ oranını yükseltmek ve kalp sorunlarına yol açarak inme riskini artırır.

Tıbbi risk faktörleri

Yüksek tansiyon: Yüksek kan basıncı en yaygın inme nedenlerinden biridir. Kan damarı duvarlarında gereksiz strese neden olarak bu duvarların kalınlaşmasına ve bozulmasına neden olur. Ayrıca bazı kalp hastalıklarının da oluşma sebebidir. Şeker / Diyabet hastalığı: Şeker hastalarında, kötü kolesterol olarak bilinen LDL seviyesi yükselir. Buna bağlı damar içlerinde kan akışını engelleyen daralmalar oluşur. Daralmış bu büyük damarlar beyne yeterli miktarda kan ve oksijen sağlayamaz. Ayrıca daralmış damar, pıhtı ile kolaylıkla tıkanarak inmeye sebep olmaktadır. Yüksek kolesterol :Damar duvarı içlerinde plak tarzı birikime neden olarak damarların daralmasına ve bu yolla kalp ve diğer organların damar hastalıklarına neden olur., Beyni besleyen damarların daralması kan akışını engeller ve inmeye yol açabilir. Kalp ritm bozuklukları: Atriyal fibrilasyon ,kalp içinde kulakçık olarak adlandırılan odacığında pıhtı oluşturabilen düzensiz bir kalp ritmidir. Biriken pıhtı parçacıkları bu odadan koparak, beyin damarlarına ulaşıp inmeye sebep olabilir. Her yaşta görülse de, 70 yaş üstü her 20 kişiden birinde AF ritmi bulunmaktadır.

Vücudun bir ya da her iki tarafında güçsüzlük: Sıklıkla kollar, bacaklar, eller ve yüzde meydana gelir. Kol ve bacaklarda genellikle sağ veya sol taraftan biri etkilenir. Vücudun bir ya da her iki tarafında his kaybı: Bazı kişilerde vücudun bir kısmında hissizlik, uyuşma ve iğnelenme şeklinde bir his oluşabilir. Konuşma güçlüğü: İnme geçiren kişi konuşmada ağırlaşma, peltekleşme veya bazen doğru kelimeleri bulmada zorluk yaşar. Bazı kişiler ise konuşulanları anlamakta güçlük çeker. Bilinç değişikliği: Bilinç kaybı, uyku hali, etrafın farkına varamama, sorulan soruları ve yapılması istenenleri anlayamama durumu görülebilir. Görme bozuklukları: İnmede, çift görme, tek gözde, sağ ve ya sol görme alanında bir görme kaybı oluşabilir. Ani başağrısı: Nedeni bilinmeyen ani baş ağrısı, baş dönmesi, bulantı, kusma ve denge sorunları yaşanabilir.

İnmeli hasta nerede tedavi edilmelidir?

İnme geçiren hastanın nerede ve nasıl tedavi ve bakım gördüğü önemlidir. Son yıllarda sağlanan en önemli g elişme hastaların erken dönemde kalp krizi geçiren hastaların yatırıldığı koroner yoğun bakım ünitelerine benzer şekilde yapılandırılmış “İnme Merkez”lerinde veya daha sık kullanılan adıyla “İnme Ünitelerinde” bakım ve tedavi gördüklerinde belirgin fayda sağladıklarının belirlenmesidir. İnme hastaları hastanede her hangi bir yatağa yatırıldığında, bu yatak isterse bir genel nöroloji servis yatağı olsun ölüm ve sakatlık riski açısından inme ünitelerine göre daha büyük bir risk altındadır. Kalp krizi geçiren hastalar gibi tedavi şansı açısından zamana karşı yarışan inmeli hastaların bu konuda deneyim sahibi özelleşmiş bir doktor ve hemşire ekibinin denetiminde, hastanenin bu konudaki tedavilere ayrılmış özel bir mekânında, önceden belirlenmiş tedavi ve bakım protokolleri ile tedavi edilmeleri, modern inme tedavisinin temelini oluşturmaktadır.

İntravenöz tromboliz

İnmenin acil tedavisinde beyni besleyen damarın tıkanması nedeni ile bozulan beyin kan akımının hızlı bir şekilde düzeltilmesi gerekmektedir. Tedavide, felcin oluştuğu andan itibaren her dakika çok önemlidir. Toplardamar içi pıhtı eritici ilaç tedavisi (intravenöz trombolitik tedavi) felç belirtileri başladıktan sonra en geç ilk 4.5 saat içinde yapılabilen toplardamar içi pıhtı eritici ilaç uygulamasıdır. Bu amaçla ilaç olarak rekombinan yani genetik mühendislik yolu ile üretilmiş doku plazminojen aktivatörü (rtPA) kullanılır. İdeali mümkün olan en kısa süre içinde yapılmasıdır. Bu tedavi pıhtıyı çözerek kan akışının hızlı ve etkin bir şekilde düzelmesine dolayısı ile felcin düzelmesine yardımcı olur. Eğer hastanın durumu bu tedavinin uygulanması için uygun değil ya da felcin oluşmasından itibaren geçen zaman dilimi uzamış ise damar içi pıhtı çözücü tedavi uygulaması yapılamaz. Doktorunuz tedavide başka ilaç ve yöntemlere başvuracaktır.

Endovasküler tedaviler

Beyni besleyen ana damarlar pıhtı ile tıkanmış ise bu geniş damarların içindeki pıhtı kitlesinin eritilmesinde toplardamar yolu ile uygulanan pıhtı eritici ilaç yani intravenöz tromboliz tedavisi yeterli olmaz. Bu durumda tedavinin esas amacı pıhtının damarın içinde eritilmesi veya damarın içinden çıkarılmasıdır. Bu amaçla yapılan tedaviler endovasküler veya girişimsel tedaviler olarak adlandırılmakta ve anjiyografi yoluyla yapılmaktadır. Bu tedavi yönteminin felç başlangıcından sonraki ilk 8 saatte uygulanması gerekmektedir.

Atardamariçi Pıhtı Çözücü İlaç Tedavisi (İntraarteryel Tromboliz)

Anjiyografik yöntemle kasıktan ince ve esnek bir kateterle atardamarın içine girilir, burada beyni besleyen damarlara doğru ilerlenerek felce neden olan tıkalı damara ve onu tıkayan pıhtıya ulaşılır, pıhtının içine ya da yakınına düşük dozda pıhtı eritici ilaç, rtPA direkt olarak uygulanır. Bu yöntem günümüzde genellikle yardımcı bir tedavi yöntemi konumundadır.

Mekanik Pıhtı Çıkarma Tedavisi (Trombektomi)

Anjiyografik yöntemle kasıktan ince ve esnek bir kateterle atardamarın içine girilir, burada beyni besleyen damarlara doğru ilerlenerek felce neden olan tıkalı damara ve onu tıkayan pıhtıya ulaşılır. Damarı tıkayan pıhtı damarın içinden özel geniş çaplı kataterlerle emilerek (aspirasyon) veya özel geriye çekilebilir stentler ile tutulup damar içinden çıkarılır.

Bu amaçla hastanın durumu ve varsa geçirilmiş felcin nedeni göz önünde bulundurularak aşağıdaki tedavilerin bir veya birkaçı birlikte uygulanacaktır.

İlaç tedavileri:

Antitrombotik ilaçlar Beyin damarlarında felce neden olabilecek pıhtı oluşumunu engelleyen ve oluşan kan pıhtılarının büyümesini engelleyen ilaçlardır. Bu ilaç grubunda iki farklı ilaç alt grubu bulunmaktadır;

Antiplatelet ilaçlar Atardamarlar içinde plak olarak adlandırılan ve darlıklara yol açan hasta yüzeylere kan pulcuklarının (trombositler) tutunarak pıhtı gelişmesini tetiklemelerini engelleyen ilaçlardır. Aspirin bu guruba giren bir ilaçdır.

Antikoagülan ilaçlar Kan damarları içinde pıhtı oluşumunu ve oluşmuş pıhtının büyümesini önleyen ilaçlardır. Heparin, düşük molekül ağırlıklı heparinler bu grup ilaçlardandır

Cerrahi Tedaviler:

Endarterektomi Karotis arterler boynun iki yanında bulunan ve beyne giden kan akımını sağlayan damarlardır. ( Şah damarı olarak ta bilinir ) İşlem bu damarlarda darlık ya da tıkanma olduğunda yapılmaktadır. Boynun ön tarafından açılan bir kesiden, karotis artere ulaşılarak bu damarda daralmaya yol açan plakların damar duvarından sıyrılarak temizlendiği bir tedavi yöntemidir.

Girişimsel Tedaviler:

Gerekli görülen durumda endarterektomi yerine girişimsel yani endovasküler tedavi yöntemleri ile anjiyografik yolla damar darlıklarına müdahale edilebilir. Bu yöntemlerle karotis arteri gibi boyunda cerrahi yolla ulaşılabilen damarların yanı sıra cerrahinin uygun olmadığı kafa içi daha küçük damarlardaki darlıklar da tedavi edilebilmektedir. Bu amaçla Anjiyoplasti Uygulaması Özel bir kateterle kasıktan girilerek beyinde plak nedeniyle daralmış damara olduğu bölgeye ilerlenir. Damarın dar kısmına gelindiğinde, kateterin ucunda bulunan balon şişirilerek damarın daralmış kısmının açılması ve damar çapının genişlemesi sağlanır. Böylelikle beyne giden kan akımında düzelme olacaktır. Stentleme tedavisi Kasıktan girilen özel kateterle beyindeki damarın plak nedeniyle daralmış bölgesine ulaşılır. Gerekirse kateter üzerinde bulunan balon şişirilerek dar olan kısım genişletilir. Daha sonra damardaki dar bölgeye stent (açılabilir çelikten yapılmış mini kafes) yerleştirilerek damardaki dar bölümün genişlemesi sağlanır. Beyne giden kan akımının düzelmesi sağlanır.

Amaç: İnme rehabilitasyon programının temel amacı, inmenin beyninizde etkilediği alana bağlı oluşan beceri kayıplarını tekrar öğrenmenize ve kalıcı olabilecek sınırlılıklarla en kaliteli bir şekilde yaşamınıza devam etmenizi sağlamaktır.

  • İnme sonrası yürümek, konuşmak gibi kaybedilmiş becerilerin yeniden kazanılması
  • Tek el kullanılarak, giyinmek ya da tekerlekli sandalye ile dolaşmak gibi yeni becerilerin edinilmesi.
  • Yetersizliklerle daha kolay başa çıkabilmek için, baston, bilgisayar gibi araçların kullanımı ve ev ortamının daha kolay ve güvenli bir yaşam için düzenlenmesi.

İyileşme süreci

İnme meydana geldiğinde bazı beyin hücreleri zarar görür, bazıları da ölür. İnmenin neden olduğu yetersizlikler beynin hangi kısmının ne kadar hasar gördüğüne bağlıdır. Ölen beyin hücreleri yeniden çalışmaya başlayamaz. Fakat ölü hücrelerin dışındaki alanda bulunan diğer beyin hücreleri, inmeden kaynaklanan ödem azaldıkça yeniden iş görmeye başlayabilir. Bu nedenle, inmeden sonraki ilk birkaç haftada iyileşme belirtileri görülür. İyileşmenin başlangıç belirtilerinden sonraki, süreç daha kademelidir. Bu iki şekilde olabilir.

  • Diğer beyin hücreleri inmeden zarar gören beyin hücrelerinin fonksiyonlarını belli ölçüde üstlenir.
  • Yetersizliklerle başa çıkmada farklı çözümler bulunur. Rehabilitasyon ekibi, her iki şekilde de size yardımcı olacaktır.

Fizyoterapi

İçeriğinde neler olmalı ? Motor becerilerini güçlendirme : Kasların gücünü ve koordinasyonun güçlendirmeyi amaçlayan egzersizlerin yapılması. Vücudunuzun inmeden etkilenen bölümünü kullanarak hareket etmeye çalışırken, inmeden etkilenmeyen kısmından doğru destek almanın öğretilmesine yardımcı olmak. Hareketliliği sağlama : Yürümeye yardımcı olması için walker, baston gibi yardımcı araçlar ya da vücudun ağırlığına karşı bilek destekleyici ortopedik ürünler kullanarak güvenli hareketliliğin sağlanmasına yardımcı olmak. Kol terapisi : İnmeden etkilenme şekli değişiklik gösterse de vücudu inmeden etkilenen kısmında en zor ve geç iyileşen bölüm genelde koldur. Bu nedenle kol terapisi olarak özel bir terapi uygulanması gerekebilir. Kol terapisinde ; Ağrıyı azaltmak için ısı tedavileri, ağrı azaltma ve kol kaslarını güçlendirmeye yönelik elektriksel akım tedavileri, germe ve güçlendirme egzersizleri, koldaki istemsiz kasılmayı gevşetecek botolinum toksin uygulamaları , CIT terapisi ( Bu terapide inmeden etkilenmeyen elin kullanılmasını önlemek için hastanın uyanık olduğu saatlerin % 90’ınında özel bir eldiven kullanılarak, hergün fizyoterapist eşliğinde yetenek artışına göre gittikçe zorlaşan tekrarlı hareketler yaptırılmaktadır. )

Dil ve Konuşma Terapisi

İnme iletişim becerilerini çok çeşitli yollarla etkleyebilir. İnme sonrası, yutma, okuma, yazma, konuşma zorluklarına sıklıkla rastlanır. Beyin hasarına bağlı olarak düşüncelerin sözle ifade, konuşulanları ve yazılanları anlama yeteneğinin kısmen ya da tamamen kaybına afazi denir. Anlama ve ifade bozukluğu bir arada olabileceği gibi ön planda anlama veya ifade bozulmuş olabilir. İnmenin beynin ağız ve boğaz kasları gibi konuşmayı kontrol eden kasları yöneten bölümünün etkilenmesi sonucu ortaya çıkan tabloya dizartri denir. Afazinin aksine kişi ne demek istediğini tam olarak bilir, ancak kelimeyi oluşturmak üzere sesleri şekillendiremez. İnme sonrası beynin dil, yüz ve boğaz bölgesinin sinir ve kaslarını kontrol eden bölümünün etkilenmesi sonucu disfaji denilen yutma güçlüğü gelişebilir. Disfajisi olan hastalar, yemeğin boğaza yapışma hissi, yiyeceklerin hava yoluna kaçarak tıkanma ve öksürme gibi sorunlar yaşayabilirler.

İletişim Güçlüklerinde Dil ve Konuşma Terapisi

Öncelikle terapistiniz detaylı bir değerlendirme yaptıktan sonra size ve ailenize hangi iletişim probleminiz olduğunu ve nasıl oluştuğunu açıklar. Daha sonra size kaybettiğiniz iletişim becerilerini tekrar kazanmanıza yardımcı olmayı hedefleyen tedavi programını hazırlar. Bu tedavide kullanılacak teknikler hastanın durumuna göre farklılıklar gösterebilir. Eğer iletişim probleminiz uzun süre devam edecekse, dil ve konuşma terapistiniz alternatif yollar bulmada size destek olacaktır.

Yutma Güçlüklerinde Dil ve Konuşma Terapisi

Birçok vakada yutma problemleri inme sonrası zamanla düzelir. Dil ve konuşma terapistiniz videofloroskopi gibi ileri tetkiklerle yutma bozukluğunun varlığını tespit ederek, tedavi planınızı belirleyecektir. Yediğiniz yiyeceklerin kıvamını ayarlayarak ve güvenli yutma pozisyonları belirleyerek size yardımcı olacaktır. Yutma güçlüğünün neden olduğu , yiyeceklerin hava yoluna kaçması sonucu oluşabilecek akciğer enfeksiyonlarını önlemede de dil ve konuşma terapisti önerilerde bulunacaktır. Diyetisyen tarafından günlük kalori ihtiyacı ve yutma fonksiyonunuza göre kıvamlandırılmış diyet listesine göre beslenme planınız yapılacaktır.

İş – Uğraş terapisi

Kazanabileceğiniz en üst düzey bağımsızlığa ulaşmada size yardımcı olur. İş ve uğraş terapistiniz eski alışkanlıklarınızı tekrar yapabilmenizi ya da yenilerini bulmayı sağlayacaktır. Sizden hayatınızdaki öncelikler hakkında bilgi alır ve tedavi programını sizin için öncelikli olan aktivitelere göre planlar. İnmenin etkileri bazı amaç ve önceliklerinizin değişmesini gerektirebilir. Ancak iş ve uğraş terapistiniz size bu konuda da yardımcı olarak, zevk alacağınız yeni ilgi alanları bulmanızı ve hedefler koymanız konusunda sizi yönlendirecektir. İş ve uğraş terapistinin destek olabildiği alanlar; – Giyinme , banyo, yemek yeme ve basit yiyecekler hazırlama. – Alışveriş yapma, para alıp verme gibi gündelik işler. – Sizin için önemli olan sosyal aktiviteler ( Örneğin; bahçe işleri, arkadaşlarınızla görüşme, balık tutma dışarı çıkma ) – Eski işinizde ya da inme sonrası edindiğiniz yeni işinizde ihtiyacınız olan yeni beceriler. – Evdeki işlerinizi kolaylaştırmak için yardımcı aletler ya da uygulamalar konusunda önerilerde bulunma. ( Merdiven inip çıkarken trabzan, mutfak tezgahına tekerlekli sandalye ile ulaşmak için tezgahın alçaltılması gibi öneriler )

Rehabilitasyon

İnmenin neden olduğu sakatlık ve fonksiyon kayıplarının mümkün olan en yüksek düzeyde iyileşmesini sağlamak ve kalıcı arazlarda ise bu durumla yaşamayı öğretmeye yardımcı olmaktır. Fiziksel terapi : İnmeden etkilenen kol ve bacakta zayıflık, güçsüzlük ve hareketleri kontrol etmede zorlanma oluştuğunda uygulanan terapi şeklidir. Uygulanan egzersizler etkili, güvenli ve dengeli hareket etmeyi sağlar. Oluşabilecek kas zayıflığı, ağrı gibi durumların önlenmesini amaçlar. İş uğraşı terapisi : İnme geçiren kişinim günlük işlerin daha kolay ve olabildiğince bağımsız yapılabilmesi için yöntemler ve yardımcı gereçler kullanılarak uygulanan bir terapidir. Yemek yeme, tuvalet ihtiyaçları , giyinme, banyo yapma, yazı yazma, yemek pişirme, temel ev işleri gibi günlük yaşam fonksiyonlarını yerine getirmesini öğrenmesinde sağlamanın dışında hafıza ve düşünme ile ilgili odaklanma, dikkat, hatırlama gibi güçlüklerde bu aktivitelerin düzelme ve gelişmelerine yardımcı olmayı da hedefler. Dil ve konuşma terapisi : iletişim ve yutma problemlerinin çözümü ile ilgilidir. İnme sonrası bazı kişilerde özellikle sıvı gıdaların yutulmasında zorluklar yaşanabilir. Bu durum sıvı kaybı, beslenme bozukluğu ve akciğer enfeksiyonuna neden olabilir. Bu zorluklar inmeden hemen sonra belirlenmeli ve risk oluşturmayacak şekilde önlemler alınmalıdır. İnme, konuşmanın ağırlaşmasına, peltekleşmesine , doğru kelimeleri bulma – okuma ve yazma zorluğuna neden olabilir. Konuşma egzersizleri ile konuşmayı sağlayan kasların kontrolünü ve kuvvetini artırma, konuşmayı daha anlaşılır kılabilecek teknikler uygulanmaktadır.

İyileşme Süreci / Yaşam Tarzı

İyileşme sürecini neler etkiler

  • Beyinde inmeden etkilenen bölge
  • Erken teşhis ve tedavi
  • Etkin ve zamanında rehabilitasyon
  • Kişinin iyileşme isteği, gayreti ve sabırlı olması
  • Aile eş ve dostların desteği ve güçlü- sabırlı olmaları
  • Uzun ve kısa vadeli uygun amaçlar belirleme ve doğru uygulama
  • Yaş

BESLENME

İnme sonrası beslenmede sağlıklı gıda seçimi kan basıncınızı ve vücut ağırlığınızı kontrol ederek, yeni bir inme geçirme riskinizi azaltmanızı sağlar. Aynı zamanda rehabilitasyon süreci ve günlük yaşam aktivitelerinizi daha aktif bir şekilde yapmanızı sağlar. Beslenme yaş, boy, kilo, kişide olan diğer sağlık sorunlarına göre ayarlanmalıdır. Yiyeceklerde bulunan karbonhidrat, protein, yağ, vitamin ve minerallerden vücudun ihtiyacı kadar ve dengeli bir şekilde alınması gerekir. Kişinin hareketlilik düzeyi günlük alacağı kalori miktarının belirlenmesinde önemli bir faktördür. Hipertansiyonunuz varsa tuzlu gıdalardan uzak durunuz. Diyabetik iseniz şeker, reçel, çikolata, şekerli içecekler, kurutulmuş meyvelerden uzak durun. Diyetisyen tarafından düzenlenen miktar ve sıklıklarda belirlenen beslenme şekline ve zamanlarına özen gösterin. Uzun süreli açlıklardan kaçının ( oruç gibi ) Bu durum diyabette ki temel sorun olan insülin yetersizliğini artıracaktır. Günlük alınması gereken sıvı alımına dikkat edin. Posalı gıdaları beslenme şeklinize ekleyerek, hareket azlığına bağlı kabızlık sorununu çözmeye çalışın. Yiyeceklerinizin hazırlanış şekli fırında pişirme, haşlama ya da ızgara şeklinde olmalıdır. Katı yağlar yerine zeytinyağı tercih edin. Yağsız ya da az yağlı gıdaları seçin. Porsiyonlarınız ideal ölçüde olsun, ve her öğünde almanız gereken besin gruplarını dengeli bir şekilde ayarlayın.

CİNSEL HAYAT

İnme geçirdikten sonraki ilk haftalarda cinsellik ile ilgili konular pek aklınıza gelmeyecektir. Fakat zaman ilerledikçe ve siz giderek iyileşmeye başlayınca bu konuda endişe duymaya başlamanız son derece normaldir. Kol ve bacaklarınızdaki hareketler tekrar geri gelmeye başladıkça cinselliğinizi yaşamanızda tıbben bir sakınca yoktur. Fiziksel olarak özürlü olmak cinsel birleşmeyi öncekinden daha zor hale getirebilir. Ancak cinsel duygular inme ile yok olmazlar

İNME SONRASI YAŞANACAK CİNSELLİK YENİ BİR İNME GEÇİRMEYE NEDEN OLUR MU ?

Bu konu en çok endişe duyulan durumdur. Ancak cinsellik sırasında harcanan efor, günlük işlerinizi yaparken olduğu kadardır. İlk haftalarda günlük yaşam alışkanlıklarınız yeme, konuşma, tuvalet ihtiyaçları gibi konular öncelikli olacağından inme geçirmeniz üzerinden bir süre geçmiş olacaktır. Bu konuda endişeniz varsa doktorunuzla konuşabilirsiniz.

İNME SONRASI CİNSEL HAYATTA YAŞANABİLECEK DEĞİŞİMLER

  • Yorgunluk, bitkinlik
  • Vajinal kuruma
  • Cinsel arzu azalması
  • Hareket kısıtlılığı
  • Duyu-his kaybı
  • İdrar kateteri olması
  • Başarısız olma ( iktidarsızlık ) endişesi
  • Özgüven azalması
  • Aile ve toplum içinde sosyal rolün değişmesi
  • Anksiyete, depresyon
  • Utanma ve mahcubiyet hissi

CİNSEL YAŞAMI SÜRDÜRMEDE PRATİK ÖNERİLER

  • Partnerinizle bu durumu açıkça konuşun. Gerekirse psikolojik destek alın. Fiziksel durumunuzu primer doktorunuzla nöroloğunuzla görüşebilirsiniz.
  • Cinsel birlikteliğinizi eşinizle beraber planlayın.
  • Tuvalet ihtiyaçlarınızı giderin ve kişisel temizliğinize dikkat edin.
  • Kendinizi rahat, dinlenmiş hissedeceğiniz bir zaman seçin. Rahatsız edilmeyeceğiniz huzurlu bir ortamı tercih edin.
  • Ilık bir banyo, hafif bir müzik ve masaj rahatlamanıza yardımcı olacaktır.
  • Cinsellik öncesi ağır yemekler yemeyin ve alkol almayın.
  • Vajinal kayganlaştırıcı kullanın.
  • İnme sonrası hareket ve his kaybınız varsa, her ikinizin de en rahat ettiğiniz pozisyonu bulun. (İnmeden etkilenmeyen tarafınızdan yaklaşılması gibi )
  • İdrar kateteri kullanıyorsanız, bu konuda sağlık ekibi size gerekli önerilerde bulunacaktır.
  • Yaşadığınız deneyimi eşinizle paylaşın. Varsa oluşan sorunları beraberce çözmeye çalışın.

İnme sonrası yaş ve durumunuz uygunsa hamile kalabilir ve doğum yapabilirsiniz. İnme sonrası doğum kontrol hapları yerine, farklı önleme metotlarını tercih etmelisiniz. Bu ilaçların içinde bulunan hormonlar inme tekrarı açısından riski arttırabilir..

YOLCULUK

İnme sonrası ne zaman uçak yolculuğu yapabilirim ?

Bu konuda ki kararı doktorunuz ile görüşerek almalısınız. Genellikle inme geçirdikten sonra en az 2 hafta uçağa binmeniz tavsiye edilmez. Ancak inme sonrası durumunuza göre doktorunuzun seçimi ile bu süre aylar sürebilir. Uçuş sırasında değişen basınç ve oksijen seviyeleri , uzun süren hareketsiz oturma zorlukları gibi pek çok nedenden dolayı uçuş zamanı doğru belirlenmelidir. Eğer doktorunuz karayolu ile yolculuğa onay verdiyse, ihtiyaç duyduğunuz her an dinlenme molası verin. Yastık gibi desteklerle en uygun pozisyonu bulun. Yürümenize yardımcı araç kullanıyorsanız ( Tekerlekli sandalye , baston vs yanınızda götürün. İlaçlarınızı ve ilaç kartınızı, dr ve acil ulaşabilecek kişilerin telefon numaralarını, durumunuzu bildirir bir raporu yanınızda taşıyın. Rahat ve bol giysiler giyin.

ARABA KULLANMA

Neden inme geçirdikten hemen sonra araba kullanmamalıyım?

İnme sonrası, güvenli bir şekilde araba kullanma yeteneğiniz pek çok yönden etkilenebilir Kol, bacak ya da her ikisinde de güçsüzlük-his kaybı olması Kaslarda ağrı hissi Gözlerde çift görme, bulanık görme, görme alanı kaybı Konsantrasyon eksikliği, hızlı ve doğru karar verme, yön bulmada zorluklar, hafıza sorunları İnme sonrası oluşan enerji kaybı ve kaslardaki yorgunluk Epilepsi nöbeti : İnme geçirenlerin az bir bölümünde inme sonrası ilk dönemlerde epilepsi krizleri görülebilir. Bu nedenle de araç kullanmaya kısa süre içinde başlamak uygun değildir.

İnme sonrası ne zaman araba kullanmaya başlayabilirim ?

İnme, konsantrasyonu, karar verme yeteneğini, görmeyi, hafızayı ve kas gücünü etkilediği takdirde kişinin yeniden araba kullanmaya başlaması çok güvenli olmayabilir. Sadece konuşma sorunu varsa araba kullanması etkilenmeyecektir. Sol tarafını görmeyen, ihmal eden ya da epilepsi nöbeti geçiren bir kişi için araba kullanmak çok tehlikeli olabilir. Bu durumda kişinin, doktoruna danışarak algılama ve reaksiyon süresini gözden geçirmesi ve araba kullanmaya gerçekten hazır olup olmadığını öğrenmesi gereklidir. Gerekli görüldüğü takdirde arabanızda bir takım değişiklikler yapılabilir. Örneğin direksiyona tek elle çevirmenizi sağlayan bir topuz eklenmesi , pedalların ve viteslerin yerlerinde değişiklik yapılması gibi. iki kapılı arabalar. Dört kapılılara kıyasla daha rahat giriş imkanı verirler, otomatik vites daha rahat bir sürüş sağlayacaktir. İnme sonrası 1 ay süre ile araç kullanmamanız uygun olacaktır. Bu süre ağır vasıta ve işi sürekli araç kullanmak olan taksi, dolmuş vs kullanıcıları için 3 ay olarak tavsiye edilir. Araç kullanımına başlamak için uygun zamanı doktorunuzla görüşün. Gerekli görürse sizden bazı testler isteyebilir.

İŞE GERİ DÖNÜŞ

İnme, daha çok emeklilik ve emekliliğe yakın dönemlerde kişileri etkileyen bir durumdur. Bu yaşlardaki kişiler, felç sonrası tekrar iş hayatına dönmeyi düşünmeyebilirler. Ancak aktif iş hayatında içinde iken inme geçiren genç ve orta yaştaki kişiler için işe geri dönme çok önemlidir.

İŞE GERİ DÖNMENİZİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER

İnmenin etkileri ve inme öncesi yaptığınız işin niteliği

Bazı iş kolları diğerlerine göre daha fazla el fonksiyonu gerektirebilir. Bir cerrah ya da elektrik teknisyeni sürekli olarak her iki elini de kullanmak zorundadır. Bu alanlarda çalışan kişiler, aynı mesleklerin eğitim kısmına geçip, birikimlerini kullanabilirler. Avukatlık yapan biri, inme sonrası konuşma yeteneğini kaybetmişse, avukatlık bürosunda yazı yazması korunmuş ise yazışma işlerini yürütebilir.

Motivasyonunuz

İnme öncesi işinizi seviyorsanız ve bağlıysanız, pek çok engeliniz zaman içinde azalır. İşinize geri dönebilmeniz etkili bir motivasyon kaynağı olur. Ancak işinizi sevmiyor ve kayıtsız iseniz, bu işe döndüğünüzde tüm engeller aşılmaz görülür.

İş verenin size sağlayabileceği destek

İş verenin de sizinle çalışma isteği olduğu durumlarda, bilgisayar kullanma , bütçeyi gözden geçirme, birtakım aletler yardımı ile çalışma gibi egzersizler yaparak işe dönüş hazırlığı yapabilirsiniz. Bu konuda iş uğraşı terapisti size yardımcı olabilir. Başlangıçta yarım gün çalışmaya başlamamanız, hazır olduğunuzda tam güne geçmeniz uygun olacaktır. İşe geri dönüş, hiçbir zaman aceleye getirilmemeli öncelik gündelik hayat aktiviteleri ve hareketlere verilmelidir. İşe geri dönme süreci inmenin şiddetine ve yukarıda anlatılan diğer faktörlere bağlı 6-12 aylık bir zaman alabilir.

SOSYAL YAŞAM ETKİNLİKLERİ

İnme, arkadaş ilişkilerinizi de etkileyebilir. Bazı arkadaşlarınızı kaybedebilir, yenilerini edinebilirsiniz. Bazı arkadaşlarınız, sizin durumunuz hakkında ne söyleyeceğini bilemediği için ziyaret etmekten çekinecektir. Bir bölümü sizi ziyaret eden çok sayıda kişinin olacağını varsayarak, size yük olmamak için ziyaret tarihini erteliyor olabilir. Kalanlar ise inme geçirdiğinizi bilmiyor ya da sadece kendi işleri ile meşgul olabilirler. İlk aşamada önceliğiniz günlük ihtiyaçlarınız karşılayabilecek kadar hareket etmeniz ve en kısa sürede işinize geri dönebilmek olacaktır. Ancak sosyal yaşam aktiviteleri de rehabilitasyonunuzun önemli bir parçası olmalıdır. İnme sonrası konuşma güçlüklerinde kişi, diğer kişilerle iletişimde zorlandığı için rehabilitasyonu için en gerekli olan bu zamanda aile ve arkadaşlar ile iletişimi kesebilir. Bu durum inme sonrası sıklıkla görülen depresyonu da artıracaktır. Öncelikle yanında rahat hissetiğiniz, size keyif veren kişilerle görüşmeyi tercih edin. Bu kişileri siz ya da bir yakınınız durumunuz hakkında bilgilendirin. Sizle kurdukları iletişim evet / hayır diye ya da kısa cümleler ile yanıtlayacağınız şekilde olmalıdır. Yavaş ve anlaşılır tarzda konuşmaları gerekir. Size cevap verme için gerekli süreyi anlayışlı bir sabırla göstermeliler. Yüksek sesle değil, normal ses ile konuşmalılar. Hareketlerden, mimiklerden , eşya, resim, yazıdan faydalanarak iletişim kolaylaştırılabilir. Hasta dudak okumaya alıştırılabilir. Kendinize konuşmayı gerektirmeyecek ve sizi iyi hissettirecek yeni uğraşlar edinin. Balık tutma , resim yapma gibi. Sıklıkla eşinizle ve ya da bir arkadaşınızla sessiz bir ortamda konuşma egzersizleri yapın. İnme kol ve bacak kaslarınızı etkilemişse, sosyal yaşama katılacak duruma geldiğinizde size yardımcı olacak tekerlekli sandalye, baston gibi destek ürünleri ev dışında da kullanmaktan çekinmeyin. Ev dışında da yemek yemenizi kolaylaştırmanızı sağlayacak , durumunuza uygun eğimli kaşık çatal kullanabilirsiniz. Uzun süre dış ortamda oturmanız gerektiğinde vücudunuza destek olacak oturma ve sırt minderleri kullanabilirsiniz.

Duygu Durumu ve Sorunlarla Baş Etmek

İnme sonrası hasta ve hasta yakınları karşılaştıkları büyük üzüntüye reaksiyon olarak 4 aşamalı bir devreden geçerler. Hasta kaybettiği fonksiyonlarını, geçmiş yaşam stilini ve toplum içindeki yerini düşünürken, hasta yakını da hasta ile birlikte yeni duruma uyum sağlamaya çalışır. Bu 4 aşama 1 ) Şok 2 ) İnkar 3) Eski duruma dönme arzusu 4 ) Yeni duruma uyum Bu aşamaların ne kadar zaman alacağı kişiden kişiye değişir. Bir aşamadan diğer aşamaya geçiş kişinin ortamdan aldığı doğru desteğe bağlıdır. Hasta belirsizlik, endişe ve rahatsızlık duyguları yaşar, hastalığın ciddiyeti arttıkça stres düzeyi de artar. Özellikle geceleri bu hastalıkla nasıl başa çıkacağını hastalığın finansal yönünü, ailenin bu hastalıktan nasıl etkileneceğini, iş hayatına dönüp dönemeyeceğini düşünürler. Hastaların pek çoğu daha önce sahip olduğu yaşamı kaybettiklerini düşünürler ve umutsuz hissedebilirler. Bazen bu duygular ciddi boyuta ulaşarak anksiyete ve derin depresyona yol açabilir. Yaşanan depresyon ise iyileşme sürecini olumsuz etkiler. Bu durumda hasta için ailenin ve hasta yakınlarının desteği yanı sıra psikolojik destek ve ilaç tedavisi gerekebilir.

Hasta yakınları için öneriler

  • Hastalığın erken dönemlerinde olumsuz duygulardan sıyrılmalı ve bu duyguları hastanıza hissettirmemelisiniz.
  • Hastanıza gereğinden çok yardım etmek ve hareketlerini kolaylaştırmak yerine, onu gözlemlemeli ve motive etmelisiniz.
  • Hastaya destek verirken onun bir birey olduğu unutulmamalı, sakatlık derecesi ne olursa olsun davranış ve sözler bu durumu desteklemeli.
  • Hastanın durumuna uyum sağlaması açısından yanında hastalığı hakkında konuşulabilir. Ancak geleceğe yönelik olumsuz vurgular, endişeli sözcükler kullanılmamalı. Davranış ve sözler hep cesaret verici olmalı.
  • Hastalığın nedenine yönelik suçlayıcı bir tavır alınmamalı. Bu tavır hastada sadece cesaretsizliğe neden olur.
  • Uzun bir tedavi ve rehabilitasyon süreci gerektiren bu hastalıkta, hastaya hizmet veren ekiple olumlu ve yapıcı bir iletişim kurmalısınız.
  • Hastane sürecinde hastanızın bakımına katılın. Gerekli önerileri ve desteği sağlık ekibinden alın. Böylelikle eve döndüğünüzde pek çok konuda daha bilgi sahibi ve rahat olacaksınız.
  • İnme sonrası, bu sürecin bir an önce bitmesini umarak, pasif bir bekleyiş içinde olmak yerine bu tedavi ve rehabilitasyon sürecinin uzun bir dönem olduğunu bilmelisiniz. En önemli amacı ise inmenin neden olduğu kalıcı sakatlık ve sınırlılıkların en yüksek düzeyde iyileşmesini sağlamak ve kalıcı sakatlıklarda hastanın bu durumla en kalite şekilde yaşamasını öğretmektir.
Hekimlerimiz