Osteomiyelit halk arasında kemik iltihabı veya kemik iliği iltihabı olarak da bilinen bir tür enfeksiyon hastalığıdır. Bakteriler veya mantarlardan kaynaklı olarak ortaya çıkabilen kemik iltihabı; kırıklar, yaralanmalar, cerrahi operasyonlar veya vücudun farklı bir yerinde bulunan enfeksiyonların kan yolu ile kemik iliklerine ulaşmasından kaynaklı olarak meydana gelebilir. Bazı durumlarda ise kronik hastalıklar veya zararlı alışkanlıklara bağlı olarak da kemiklerde enfeksiyon gelişebilir. Başta ağrı olmak üzere pek çok komplikasyona yol açabilecek osteomiyelit, günlük hayatı olumsuz yönde etkileyen ve ilerleyerek daha ciddi boyutlara ulaşabilen bir hastalık olduğu için mutlaka önemsenmeli ve tedavi edilmelidir.
Kemik iltihabı nedir?
Kemiklerde meydana gelen enfeksiyon kaynaklı iltihaplanmalar osteomiyelit olarak adlandırılır. Kemiklerin enfeksiyona yol açan mikroorganizmalara maruz kalması; kemik bölgesindeki yaralanma ve ameliyatların ardından doğrudan kemiğin içinde olabileceği gibi vücudun farklı bir yerinden kan yoluyla iletimi şeklinde de meydana gelebilir. Kemiklerde enfeksiyon oluşumunu kolaylaştıran bazı faktörler söz konusudur. Diyabet (şeker hastalığı), böbrek hastalıkları gibi bazı kronik hastalıklara sahip olan bireyler osteomiyelite yakalanma konusunda sağlıklı bireylere oranla çok daha büyük bir risk taşımaktadır. Her yaştan bireyi etkileyebilen kemik iltihabı, çocuklarda en sık kol ve bacak gibi uzun kemiklerde, yetişkinlerde ise en sık kalça, omuz ve ayak kemiklerinde oluşur. Geçmişte uzun yıllar boyunca tedavi edilemez olduğu düşünülen bu hastalık, günümüzde gelişen tıbbi teknoloji ve farmakolojinin sunduğu imkanlar yardımıyla başarılı bir şekilde tedavi edilebilmektedir. Hastalığın erken dönemde tespit edilerek tedavi sürecinin bir an önce başlatılması, hastalığın ilerleyişinin ve daha ciddi boyutlara ulaşmasının önlenebilmesi açısından oldukça önemlidir. Bu nedenle hastalığın semptomlarını taşıyan bireylerin mutlaka tıbbi yardım alması gerekmektedir.
Kemik iltihabı belirtileri nelerdir?
Kemik iltihabı her zaman belirti vermeyebilir. Bazı durumlarda hastalık herhangi bir belirtiye neden olmadan sinsi bir şekilde ilerleyebilmektedir. Böyle durumlarda hastalık genellikle daha ciddi boyutlara ulaştığında belirti vermeye başlar veya farklı bir nedene yönelik olarak yapılan tıbbi araştırmalarda tesadüfen tespit edilir. Belirti vermesi durumunda kemik iltihabının yol açtığı semptomlar çoğu kişide hemen hemen aynı seyreder ve en yaygın belirtiler şunlardır:
- Enfeksiyon bölgesinde kızarıklık, şişlik ve ısınma
- Kemik ağrısı, kemiğin bulunduğu bölgeye baskı yapıldığında artan ağrı
- Ateş
- Titreme
- İltihaplı kemiğin bulunduğu organın kullanımında güçlük çekme ve hareket kısıtlılığı
- Yorgunluk ve halsizlik
Kemik iltihabının ilk ve en belirgin semptomu ağrıdır. Kemiğin bulunduğu bölgede baskıyla ortaya çıkan veya kemiğin yer aldığı organın kullanımı sırasında hissedilen ağrılar kemik iltihabını düşündürür. Bu nedenle herhangi bir zorlama veya hareketsizlikten kaynaklı olarak ortaya çıkmış olmayan, birkaç hafta içerisinde kendiliğinden iyileşmeyip sürekli olarak devam eden kemik ve eklem ağrıları hafife alınmamalı, derhal bir sağlık kuruluşuna başvurularak muayeneden geçilmelidir.
Kemik iltihabı nedenleri nelerdir?
Osteomiyelit, farklı nedenlere bağlı olarak kemiklerde oluşan enfeksiyonlardan kaynaklı olarak ortaya çıkar. Pek çok osteomiyelit vakasının oluşumunda stafilokok olarak bilinen ve cilt üzerinde yaygın olarak bulunan bir bakteri türü rol oynar. Fakat daha nadir de olsa bazı durumlarda mantarların neden olduğu enfeksiyonlar da osteomiyelit hastalığına yol açabilmektedir. Bu mikropların kemiklere girişi farklı şekillerde meydana gelebilir. Bunlardan ilki ve en yaygını kan dolaşımıdır. Vücudun herhangi bir yerinde oluşan bir enfeksiyon, zamanında tedavi edilmemesi ve şiddetlenmesi durumunda kan yolu ile farklı bölgelere iletilebilir. Örnek vermek gerekirse akciğerlerde oluşan zatürre hastalığında etkili olan mikrobik ajanlar veya mesanede oluşan idrar yolu enfeksiyonu etkenleri kan yolu ile kemiklere iletilebilir ve burada kemik iltihabına yol açabilir. Bir diğer neden olan yaralanmalarda ise doğrudan kemiğin bulunduğu bölge enfeksiyona yol açabilecek ajanların girişine açık hale gelmektedir. Vücudun herhangi bir yerinde oluşan ağır delinmeler, kırılmalar veya kesikler bu nedenle kemik iltihabı açısından risk oluşturur. Kemik ve eklem hastalıklarında hastalıklı bölgenin tedavi edilmesi veya kırıkların onarımı gibi amaçlarla yapılan cerrahi operasyonlar da işlemin yapıldığı kemik ve eklemlerde enfeksiyon oluşumuna zemin hazırlayabilir. Bunların haricinde kemik iltihabına yakalanma konusunda risk faktörü olarak değerlendirilebilecek etkenler şunlardır:
- İleri yaş
- Dolaşım bozuklukları (periferik arter hastalığı, orak hücre anemisi gibi hastalıklar)
- Kötü kontrollü diyabet hastalığı (kan şekeri kontrol altına alınamamış olan diyabet hastaları)
- Diyabet hastalarında oluşan ayak ülserleri
- Sigara kullanımı
- Diyalize girmek
- Üriner kateterler
- Uzun süreli intravenöz hat veya kateter kullanımı
- Sürekli kullanılan bazı ilaçlar
- Bağışıklık sistemini zayıflatan durumlar (sağlıksız beslenmek, kanser tedavisi almak, kortikosteroid içeren ilaçlar kullanmak vb.)
Kemik iltihabı teşhisi nasıl konulur?
Osteomiyelit hastalığını işaret eden semptomlarla sağlık kuruluşlarına başvuran hastalarda öncelikli olarak detaylı tıbbi öykü alınır. Sürekli kullanılan ilaçlar, kronik hastalıklar ve ailede bulunan hastalık öyküleri de öğrenildikten sonra hekim tarafından fiziksel muayene yapılır. Bu muayene esnasında ağrının hissedildiği bölgenin durumu, bölgede ısınma, şişlik veya kızarıklık gibi bir durumunun var olup olmadığı detaylı bir şekilde incelenir. Kemiğin bulunduğu organın hareket kabiliyeti de fiziksel muayene esnasında kontrol edilebilir. Sonrasında hekim tarafından tanıyı güçlendirmeye ve farklı hastalık olasılıklarının ayrıştırılmasına yönelik bazı tanı testleri istenebilir. Bunlar arasında en yaygın tercih edilenleri kan testleri ve tıbbi görüntüleme testleridir. İltihabi bir hastalık olan osteomiyelitte vücuttaki enfeksiyona bağlı olarak bazı kan parametrelerinde artış ve azalmalar gözlenebilir. Bunlar kan testleri ile kolaylıkla tespit edilebilmektedir. Buna ek olarak ağrının hissedildiği ve enfeksiyondan şüphe edilen bölgeye ilişkin ultrason, röntgen, manyetik rezonans görüntülemesi (MR), bilgisayarlı tomografi (BT) gibi tıbbi görüntüleme tetkikleri de incelendikten sonra hekim tarafından kolaylıkla teşhis koyulabilir. Ardından tedavi süreci planlanarak bir an önce başlatılmalıdır.
Kemik iltihabı tedavisi nasıl yapılır?
Kemik iltihabı teşhisi alan hastalarda hastalığın ilerleyerek daha ciddi boyutlara ulaşmasını önleyebilmek adına tedavi süreci bir an önce başlatılmalıdır. Tedavinin içeriği hastalığın şiddetine göre değişkenlik gösterir. Hafif şiddetteki kemik iltihaplarında yalnızca antibiyotik tedavisi uygulanabilir. Belirli bir seviyeye ulaşmış osteomiyelit olgularında ise en yaygın tedavi yöntemi enfekte olmuş ölü kemik dokularının cerrahi operasyonlar yardımıyla çıkarılması, ardından hastanede intravenöz yolla yapılan antibiyotik uygulamalarıdır. Osteomiyelit ameliyatı olarak da bilinen cerrahi operasyonlarda enfekte olmuş kemik bölgesi açılarak enfeksiyona bağlı olarak birikmiş olan iltihap ve sıvılar boşaltılır. Ardından enfekte olmuş kemik bölgeleri çıkarılır. Bu işleme bağlı olarak kalan boş alanlar vücudun farklı bölgelerinden alınan dokular yardımıyla doldurulabilir. Operasyon sonrası süreçte de antibiyotik uygulamalarına devam edilir. Kullanılması gereken antibiyotik türünün belirlenebilmesi için hastalıklı bölgeden alınan biyopsiler laboratuvara gönderilerek incelenir ve iltihaba yol açan ajan belirlenir. Bu ajanı etkileyen antibiyotik türünün kullanımı en etkili sonucun alınabilmesini sağlar. Antibiyotik uygulaması genellikle hastane gözetiminde intravenöz yolla yapılır.
Kemik iltihabı tedavi edilmediği ve çok fazla ilerlediği durumlarda kemiğin bulunduğu organın cerrahi operasyonla ampute edilmesini (kesilmesini) gerektirecek boyutlara kadar ulaşabilmektedir. Bu nedenle kemiklerde oluşan ağrı, kızarıklık ve şişlikler hafife alınmamalı ve derhal bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. Eğer siz de osteomiyelit semptomları taşıyorsanız; bir sağlık kuruluşuna başvurup detaylı bir muayeneden geçerek herhangi bir hastalığın bulunup bulunmadığını öğrenebilirsiniz. Osteomiyelit teşhisi almanız halinde tedavi sürecinize bir an önce başlayarak ileride karşılaşabileceğiniz daha ciddi sorunları oluşmadan önleyebilirsiniz.
En Çok Okunan Sağlık Rehberi Yazılarımız
Ortopedi ve Travmatoloji
22.6.2020
22.6.2020
567951
Bu içeriğin geliştirilmesinde Medical Park Yayın Kurulu katkı sağlamıştır.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.