Nörotransmitter en basit şekliyle, vücutta kimyasal haberleşmenin düzenli bir şekilde yapılabilmesini sağlayan haberci bileşen olarak tanımlanabilir. Bir nörotransmitter hücresi herhangi bir sinir hücresi üzerinden kendisine iletilen mesajları alır ve bir sonraki sinir, kas ya da hormon üreten bez hücrelerine ulaştırır.
Nörotransmitter hücrelerinin taşıdığı mesajları sayesinde vücudunuz hareket edebilir, çeşitli duyu organlarınız çalışır hatta kalp atışınızın devam etmesi sağlanır. Ayrıca nörotransmitter hücrelerin varlığı vücudunuzun iç bölümünden ve etrafınızdan aldığınız bütün bilgileri derleyip, uygun tepkileri verebilmenize de yol açar.
Nörotransmitter Nedir?
Nörotransmitter nedir sorusu için verilebilecek en basit ve doğru cevap, bu bileşenlerin vücudunuzun çalışması için mutlaka gerekli olan kimyasal maddeler olduğudur. Nörotransmitterlerin ana işlevi kendisine bir nörondan ( sinir hücresinden) gelen kimyasal mesajları bir sonraki durakta yer alan sinir hücresine, kas hücresine ya da metabolizma faaliyetlerinde rol alan bez hücrelerine ulaştırmaktır.
Sinir sisteminiz bir ağ yapı gibi vücudunuzun her tarafını sarmıştır. Sinir sistemi, kendi içinde yer alan sinir hücrelerine ve söz konusu sinir hücrelerinin hedefe aldığı diğer hücrelere elektrik uyarıları gönderen ve/veya uyarıları alan bir düzen içinde çalışır. Sinir sistemi beynin, kasların ve bütün organların fonksiyonunu doğru bir şekilde yapmasını sağlar.
Özetle söylemek gerekirse, sinir sistemi yaptığınız her eylemde, zihninizden geçen her düşüncede ve hissettiğiniz bütün duygular üzerinde hayati etkiye sahiptir. Sinir hücreleri vücudunuzun bütün kaynaklarına devamlı olarak bilgi gönderip, alarak sürekli bir geri bildirim sistemi ile vücudunuzun çalışmasını denetler.
Nörotransmitterler Nasıl Çalışır?
Vücudunuzda yer alan milyarlarca sinir hücresi üç ana bölümde incelenebilir.
Bu bölümler şunlardır:
- Hücrenin Gövde Kısmı: Nörotransmitter üretimi ve sinir hücresinin fonksiyonunu sürdürebilmesi hücrenin gövde kısmında gerçekleşir.
- Akson: Hücrenin akson bölümü kendisine ulaşan elektrik sinyallerini bir sonraki hedef terminal hücreye taşır.
- Akson Terminali: Akson terminali olarak adlandırılan bölge, alınan elektrik mesajının bir sonraki hedefte bulunan sinir, kas ya da organ hücreleri ile iletişim kurabilmesi için kimyasal sinyal oluşturulan yerdir.
Nörotransmitterler, nöronun akson olarak adlandırılan bölümünde yer alır. Nöronlar sinaptik kesecikler adı verilen bölümlerde depolanır. Söz konusu keseciklerde binlerce nörotransmitter nöronu bulunabilir.
Herhangi bir mesaj sinir hücresine iletildiği sırada, sinyalin taşımakta olduğu elektrik yükü nörotransmitter keseciklerinin, hücrenin en uç noktasındaki sinir hücresinin zar kısmı ile kaynaşmasını sağlar. Bundan sonra mesaj, iletimden sorumlu akson terminalinde depolanmış bir başka sinir hücresi yardımı ile bir sonraki hedef hücre arasında bulunan sıvı boşluğuna bırakılır.
Nörotransmitter Maddeler Nelerdir?
Nörotransmitter maddeler çoğu kez nöronlardan sentezlenir. Nörotransmitterler ya hücrede çokça yer alan öncü moleküllerden oluşur ya da bunlardan sentezlenir. Nörotransmitterler amino asitler, monoaminler ve peptidler olabilir.
Bilim insanları en az 100 farklı nörotransmitter madde çeşidi olduğunu bilmekle beraber henüz tanımlanamamış, nörotransmitter maddeler olduğunu da belirtiyor. Söz konusu nörotransmitterler sınıflandırılırken, kimyasal yapılarına göre farklı bileşenlere ayrılabilir.
İyi bilinen kategorilerde yer alan nörotransmitter madde örnekleri ve fonksiyonları şunlardır:
- Amino asit nörotransmitter madde örnekleri vücudunuzda yer alan sinir sisteminin çeşitli hayati işlevleri üzerinde etkilidir. Vücutta çok yaygın bir şekilde bulunur.
- Glutamat, sinir sisteminde en sık rastlanan uyarıcı bir nörotransmitter türüdür. Özellikle beyinde bulunan nörotrasmitterlerin çoğunluğu glutamattır. Glutamat düşünme, öğrenme ve bellek vb. bilişsel fonksiyonların düzgün yürütülmesinde görev alır. Glutamat düzeyinde dengesizlik olması beyinde Alzheimer, demans, Parkinson hastalığının tetiklenmesi gibi istenmeyen durumlara yol açabilir.
- Gama-aminobütirik asit, özellikle beyin bölgesinde en çok bulunan inhibitör transmitterlerdir. GABA’nın düzenlemekle sorumlu olduğu alanlar anksiyete, sinirlilik, uyku, nöbet, konsantrasyonun sağlanması ve depresyon bölgeleridir.
- Glisin, omurilik bölgesinde en çok bulunan inhibitör transmitterdir. Özellikle duyma, ağrı hissedilmesi ve metabolizma faaliyetlerinin doğru yürütülebilmesi üzerinde etkilidir.
- Monoamin nörotransmitterleri, vücudun sinir sisteminde özellikle de beyinde çeşitli şekillerde işlev yapar. Söz konusu nörotransmitterlerin düzenlemekle sorumlu olduğu alanlar, bilinç, bilişsel işlevler, dikkat ve duygu işlenmesidir. Mono amin nörotransmitterlerin görevini düzgün yapamaması halinde bireyin sinir sistemi çalışmasında çeşitli bozuklular olabilir.
- Serotonin, bir başka inhibitör transmitterdir. Düzenlemekle sorumlu olduğu alanlar bireyin ruh hali, uyku düzeni, cinsellik, iştah kontrolü, ağrı ve kaygının düzenlenmesidir. Serotonin dengesizliği olduğunda yaşanabilecek rahatsızlıklar, mevsimsel duygusal bozukluk, depresyon, anksiyete, kronik ağrılar ve fibromiyalji olabilir.
- Dopamin, vücudunuzun ödül sisteminde rol oynar. Dopaminin sorumlu olduğu alanlar arasında hafıza, uyku düzeni, ruh halinin dengesi, odaklanma, motivasyon sayılabilir. Dopamin üretilen sistemde sorun yaşanması halinde görülebilecek başlıca hastalıklar, Parkinson, şizofreni, bipolar bozukluk, hiperaktivite ya da huzursuz bacak sendromu olabilir.
- Epinefrin, adrenalin olarak da adlandırılır. Vücut tarafından en eski komut olarak verilen “savaş ya da kaç” tepkisini düzenler. Korku ve stres durumlarında devreye girer. Epinefrin nörotransmitteri vücudun kalp atış hızından, düzenli nefes alınıp verilmesinden, kan basıncının ve kan şekerinin dengede tutulmasından, kaslara giden kan akışının düzenlenmesinden sorumludur. Çeşitli stres faktörlerine göre vücutta doğru tepkinin verilebilmesi için dikkat ve odaklanmayı arttırıcı etkide bulunur. Epinefrin düzeyinin fazla olması durumunda ortaya çıkabilecek hastalıklar yüksek tansiyon, diyabet ya da kalp hastalığı olabilir.
- Norepinefrin, diğer adı noradrenalindir. Vücutta kan basıncını ve kalp atış hızı üzerinde etkilidir. Özellikle uyanıklık, karar verme, dikkat, uyarılma, odaklanma fonksiyonlarını düzenleyici etkide bulunur.
- Peptid, amino asit zincirleri ya da polimerleri tanımlamak için kullanılan bir terimdir.
- Endorfin, vücudun doğal olarak salgıladığı ağrı kesicidir. Acının algılanmasında rol oynar. Vücutta endorfin salınımı ağrıyı azaltmanın yanı sıra kişinin kendini “iyi hissetmesine” de yol açar. Endorfin seviyesi düştüğünde ortaya çıkabilecek başlıca sorunlar fibromiyalji ya da baş ağrısı olabilir.
- Asetilkolin uyarıcı bir nörotransmitter olup, merkezi sinir sistemi ve periferik sinir sitemi üzerinde çeşitli fonksiyonların yürütülmesinden sorumludur. Asetilkolin vücudun otonom sinir sisteminde yer alan ve kalp atış hızını, kan basıncını ve bağırsak hareketliliğini düzenleyen nöronların pek çoğu tarafından salınır. Asetilkolinin vücutta etkili olduğu başlıca alanlar hafıza, uyku düzeni, kas kasılmaları, öğrenme ve cinsel istektir. Asetilkolin düzeyinde dengesizlik olması halinde yaşanabilecek başlıca hastalıklar Alzheimer, çeşitli nöbetler, kas spazmları olabilir.
Nörotransmitter Hakkında Sıkça Sorulan Sorular
Nörotransmitter, Hedef Hücreye Hangi Değişikliği İletir?
Nörotransmitterler, fonksiyonel nörotransmitterin özelliğine bağlı olarak hedef hücreye aşağıdaki eylemleri iletebilirler.
- Uyarıcı nörotransmitterler, nöronun uyarılarak mesajı hedef hücreye “ateşlemesine” yol açar.
- İnhibitör nörotransmitterler, iletilen mesajın daha uzağa gitmesini önleyerek, görevin tamamlanmasını sağlar.
- Modülatör nörotransmitterler diğer kimyasal habercilerin etkileri üzerinde rol oynar. Hücrelerin sinaps üzerinde kurduğu iletişimi ayarlamakla görevlidir. Aynı anda birden fazla sayıda nöronu etkileyebilirler.
Nörotransmitter Hücreleri Vücut Fonksiyonlarını Nasıl Etkiler?
Sinir sisteminizin nörotransmitter hücreler sayesinde kontrol ettiği başlıca hayati fonksiyonlar şunlardır:
- Kalp atışı ve kan basıncının düzenlenmesi
- Nefes alınıp, verilmesi
- Kasların hareket ettirilebilmesi
- Düşünme, hatırlama, öğrenme ve duyguların işlenmesi
- Uyku, iyileşme ve yaşlanma fonksiyonları
- Stresli olaylara uygun tepki gösterilmesi
- Hormonların düzenli ve yeteri kadar salgılanması
- Sindirim sisteminin düzgün çalışması, açlık ya da susuzluk hissedilebilmesi
En Çok Okunan Sağlık Rehberi Yazılarımız
Prof. Dr.
Belma Doğan Güngen
https://www.medicalpark.com.tr/_uploads/_images/_doctorProfile/7TjWkBou.jpg
Nöroloji
İstinye Üniversite Hastanesi Liv Hospital Bahçeşehir
https://www.medicalpark.com.tr/_assets/_i/mp_logo_red.jpg
Nöroloji
22.5.2024
22.5.2024
13041
Bu içeriğin geliştirilmesinde Medical Park Yayın Kurulu katkı sağlamıştır.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.