Öğrenilmiş çaresizlik, bireylerin sürekli başarısız olduğu ve kontrol edemediği durumlarla karşılaşmasının bir sonucu olarak ortaya çıkan psikolojik bir olgudur.
Bu psikolojik durumu benimseyen kişiler gelecekte de aynı şekilde başarısız olabileceklerine inanır. Bir durumu veya olguyu değiştirmeye olan inancı yitirmek şeklinde de tanımlanabilir. Bu noktada genellikle kontrol edilemeyen durumlarla karşılaşıldığında bireyler sorunu çözmek yerine çözemeyeceğine olan inancı nedeniyle kaçma eğilimi gösterebilir.
Öğrenilmiş Çaresizlik Nedir?
Öğrenilmiş çaresizlik, sürekli başarısızlıklar yaşayan bireylerin, gelecekte de aynı şekilde başarısız olacaklarına inanarak çaba göstermekten vazgeçmelerine yol açan psikolojik bir durumdur. Birey, başarısız olduğu deneyimleri genelleyerek tüm benzer durumlarda da başarısız olabileceği kanısına varabilir, yeni fırsatlarla karşılaştığında dahi umutsuzluğa düşebilir. Bu nedenle yeni fırsatlar karşısında çaba göstermek yerine, pasif bir duruş sergileyerek kendi başarısızlığını kaderi olarak kabul eder. Genellikle bu psikolojik direnç uzun süren çabalama süreci ardından istenilen sonuç elde edilmediğinde ortaya çıkar.
Depresyon ve Öğrenilmiş Çaresizlik İlişkisi
Öğrenilmiş çaresizlik beraberinde depresyonu da getirir. Depresyon ve öğrenilmiş çaresizlik arasında güçlü bir ilişki vardır, çünkü her iki durum da bireylerin umutsuzluk ve motivasyon kaybı yaşamasına yol açar. Öğrenilmiş çaresizlik, kişinin kontrol edemediği olumsuz deneyimler sonucunda çaba göstermeyi bırakması ve gelecekte de başarısızlık yaşayacağına dair bir inanç geliştirilmesiyle ortaya çıkar.
Bu durum, depresyon belirtilerini tetikleyebilir; çünkü bireyler sürekli başarısızlık ve çaresizlik hissiyle karşılaştıklarında, hayatın anlamını kaybeder ve karamsar bir bakış açısına bürünürler.
Sonuç olarak, öğrenilmiş çaresizlik depresyonu besler, depresyon ise kişiyi daha da umutsuz hale getirerek bu döngüyü güçlendirir.
Öğrenilmiş Çaresizlik Belirtileri
.jpg)
Öğrenilmiş çaresizlik yaşayan kişiler geçmişte yaşadıkları başarısızlıkları yine tekrar edebileceklerine inanır. Genellikle kontrolsüz ve başarısız deneyimler yaşayan insanlar da öğrenilmiş çaresizlik sendromuna dair benzer birtakım belirtiler gözlemlenebilir.
Bu psikolojik ve duygusal belirtiler içerisinde motivasyon kaybı, umutsuzluk, pes etme, düşük özgüven, kararsızlık, girişimcilikten kaçınma, kaygı, depresyon eğilimi ve başkalarına aşırı bağımlılık yer alabilir.
Tüm bu bilgiler ışığında öğrenilmiş çaresizlik belirtileri şu şekilde sıralanabilir:
- Yeni fırsatlara karşı ilgisizlik
- Kaçınma davranışları
- Sürekli bahaneler üretme
- Pasif durma, geri çekilme
- Daha önce sevdiği aktivitelere karşı ilgisizlik
- Rutin işleri aksatma
- Düşük başarı performansı
- Depresyon
- Yorgunluk, enerji kaybı
- Uyku problemleri
- İştah değişiklikleri
- Bağışıklık sisteminin zayıflaması
- Kas gerginliği
- Baş ağrısı
- İnsanlarla daha az iletişim kurma
- Olumsuz düşünceler
- Motivasyon eksikliği
- Tükenmişlik sendromu
Öğrenilmiş çaresizlik yaşayan kişiler, çevresindeki insanlarla daha az iletişim kurma eğilimi gösterebilir. Bu nedenle önemli sosyal etkinliklerde fikirlerini söylemekten kaçınabilir. Sürekli yönlendirilme ihtiyacı artar, başkalarına bağımlı hale gelebilir ya da tamamen yalnız kalmayı tercih edebilir. Bu kişilerin en belirgin özelliklerinden biri ise sürekli şikayet ettikleri umutsuz konuşmalar başlatmalarıdır.
Hayatlarında hiçbir şeyin yolunda gitmeyeceğine dair derin bir inanca sahip olan öğrenilmiş çaresizlik sendromuna yakalanan kişiler, hayatın yaşanmaya değer bir yer olmadığını savunabilir. Bu hususta küçük başarılarla özgüven kazanmak, olumsuz düşünce kalıplarını değiştirmek, destek almak ve yeni deneyimlere açık olmak öğrenilmiş çaresizlik durumunun ortadan kalkmasına yardım edebilir.
Öğrenilmiş Çaresizlik Nedenleri
Öğrenilmiş çaresizlik, geçmişte sürekli başarısızlıklar yaşayan kişilerin gelecekte de aynı başarısızlıklara uğrayacağına inandığı bir psikolojik durumdur. Bu davranışsal psikoloji, kişilerin hayata karşı motivasyonu kaybetmelerine yol açarak mücadeleyi bırakmalarına neden olur. Bu noktada başarıya olan bakış açısı olumsuz yönde etkilenerek kişilerin kendilerine olan inançları hasar alır.
Öğrenilmiş çaresizliğin oluşum nedenleri içerisinde sürekli başarısızlık getiren deneyimler yer alır. Bazı durumlarda deprem, ekonomik kriz, aile içi şiddet gibi kontrol edilemeyen olumsuz olayların yaşanması da öğrenilmiş çaresizliği tetikleyebilir. Ayrıca aile içi şiddet, zorbalık, taciz, büyük bir kayıp yaşandığı zaman bireyler, kendi hayatları üzerinde hiçbir kontrole sahip olmadıklarına kendilerini inandırabilir.
Öğrenilmiş çaresizliğe yol açan nedenler şu şekilde sıralanabilir:
- Başarısızlıklar
- Kontrol edilemeyen durumlar
- Otoriter, aşırı baskıcı aile yapısı
- Aşırı koruyucu ebeveynler
- Özgüveni zedeleyen olumsuz geri bildirimler
- Baskıcı ve katı toplumsal yapılar
- Sınıfsal ve ekonomik eşitsizlikler
- Cinsiyet ve ırk ayrımcılığı
- Beyindeki kimyasal dengesizlikler
- Genetik yatkınlıklar
- Travma sonrası stres bozukluğu
- İş hayatındaki haksızlıklar
Çocuklukta sürekli cezalandırılan ve aşağılanan bireyler için öğrenilmiş çaresizliğe yatkınlık daha yüksek olabilir. Bu bireyler karar alma hakkı ellerinden alındığı için kendilerini sürekli çaresiz ve güçsüz hissetmelerine yol açar. Genellikle olumsuz eleştirilere maruz kalma, karşı tarafın aşağılayıcı görüşleri de bireylerin bu psikolojik süreci yaşamalarına sebebiyet verebilir.
Toplumda bireylerin kendini özgürce ifade edememesi, ilerleyen zamanlarda çaresizlik duygusunu artırır. Bu, çabalasalar dahi iyi bir hayat yaşayamayacaklarına inanmalarını sağlayabilir. Buna ek olarak sınıfsal, ekonomik eşitsizlikler ve cinsiyet, ırk ayrımcılığı da bu gibi psikolojik sendromlara yol açabilir.
Öğrenilmiş Çaresizlik Tedavisi
Öğrenilmiş çaresizlik, çaba göstermenin anlamsız olduğuna inandıran psikolojik bir durumdur. Bu durumu yaşayan bireyler, hayatta karşılaştıkları zorluklarla mücadele etmeyi bırakabilir. Öğrenilmiş çaresizlik bilişsel, duygusal ve davranışsal değişiklikler yaparak kendinizi kötü hissetmenize yol açabilir. Ancak bu sendrom, kalıcı olmadığı gibi değiştirilebilir. Öğrenilmiş çaresizlik tedavisi bireyin durumuna göre değişir. Bireysel ve grup terapileri bu süreçte destekleyici olabilir.
Öğrenilmiş çaresizlik durumdan sıyrılmak için olumsuz inançları ve kendi yeteneklerinizi sabote eden düşünceleri tespit edebilirsiniz. Öğrenilmiş çaresizliğe yol açan en büyük nedenlerden biri kişinin kendi kendine koyduğu zihinsel engellerdir. Bu noktada kendinizi sabote eden düşünceleri fark ederek öğrenilmiş çaresizlikle baş edebilirsiniz.
Büyük bir hedefe ulaşmadan önce küçük ve ulaşılabilir hedefler belirleyebilir, ilk küçük başarılarınızı kutlayabilirsiniz. Küçük başarılar, bir şeyleri başarabileceğinize dair inanç ve özgüven verebilir. Ayrıca yeni beceriler öğrenmek, kendi gelişiminiz açısından oldukça önemlidir. Kendi değerinizi artırmaya yönelik çalışmalara katılabilir, eğitim ve deneyimlerle kendi gücünüzü açığa çıkarabilirsiniz.
Sıkça Sorulan Sorular
Öğrenilmiş çaresizlik nasıl bir duygu yaratır?
Öğrenilmiş çaresizlik, bireylerin kendilerini umutsuzluk içinde karamsar hissetmelerine neden olur. Bu durum, hayattan beklentilerin azalmasına ve motivasyon kaybına yol açabilir. Ayrıca yeni fırsatları değerlendirmeye karşı yoğun bir isteksizlik oluşabilir. Bireyler, kendi gücüne ve yeteneğine karşı büyük bir güvensizlik yaratarak potansiyellerini ortaya koymaktan çekinebilir. Sürekli bir endişe hali içinde, gelecek hakkında korku ve belirsizlik hissini açığa çıkarabilir. Bu sebeple öğrenilmiş çaresizlik, genellikle her yeni durumun olumsuz sonuçlanacağına dair asılsız bir inanca sebebiyet verebilir.
Öğrenilmiş çaresizlik depresyona yol açar mı?
Öğrenilmiş çaresizlik bireylerde depresyona yol açabilir. Bu psikolojik durum, başarısızlık ve kontrol kaybı gibi hisleri uyandırdığı için kişileri karamsarlığa sürükleyebilir. Özellikle geçmişte yaşadığı olumsuz deneyimler nedeniyle bireyler, çaba göstermenin bir anlam ifade etmediğine inanabilir. Umutsuzluk, motivasyon kaybı gibi etkileriyle depresif duyguları açığa çıkarabilir. Bireylerin sürekli olarak başarısız hissetmeleri, kendilerine olan güvenlerini yitirmelerine neden olabilir. Kişi, hayatında kontrolün kendisinde olmadığına inandığı için stres ve kaygı bozuklukları yaşayabilir. Bu noktada anksiyete bozuklukları, panik ataklar ve depresyon gibi psikolojik rahatsızlıkların neden olabileceği çeşitli durumları uyandırabilir.
Öğrenilmiş çaresizlikten nasıl kurtulunur?
Öğrenilmiş çaresizliği yenmek için olumsuz inançları ve düşünce kalıplarını değiştirmeyi deneyebilirsiniz. Bu hususta kendi iç konuşmalarınızı gözden geçirebilir, olumsuz inanç kalıplarını analiz edebilirsiniz. Gerçekci, pozitif alternatifler geliştirebilir, başarılı olabileceğinize kendinizi motive etmelisiniz. Bu nedenle küçük adımlar atarak harekete geçebilir, her başarıyı takdir edebilirsiniz. Başarılarınızı yazabilir, gözlemleyebilirsiniz. Kendi hayatınızın kontrolünü elinize almanız, iç kontrol odağınızı güçlendirmeniz de önerilir. Yeni beceriler, alışkanlıklar edinerek rutinlerinizi değiştirebilir, çeşitli pek çok hedefler belirleyerek ilerleme sürecinizi takip edebilirsiniz.
Öğrenilmiş çaresizliğin çocuklar üzerindeki etkileri nelerdir?
Öğrenilmiş çaresizlik, çocuklarda özgüven kaybına ve başarısızlık korkusuna yol açtığı bilinmektedir. Genellikle öğrenilmiş çaresizliği yaşayan çocuklar, pasif bir kişilik geliştirebilir. Özellikle erken yaşlarda bu duruma sahip olan çocuklar, hayatta karşılaştıkları zorlukları aşmak da oldukça zorlanabilir. Bu nedenle zamanla yaş ilerledikçe kendilerine olan güvenlerini yitirerek başarılı olabileceklerine dair inançlarını kaybedebilirler. Duygusal etkiler içerisinde düşük özgüven, umutsuzluk, karamsarlık, duygusal çöküş ve depresif bir ruh hali yer alabilir.
En Çok Okunan Sağlık Rehberi Yazılarımız
Psk.
Dilara Dalyan
https://www.medicalpark.com.tr/_uploads/_images/_doctorProfile/MeKookB2.jpg
Psikoloji
Medical Park Florya
https://www.medicalpark.com.tr/_assets/_i/mp_logo_red.jpg
Psikoloji
10.3.2025
10.3.2025
202
Bu içeriğin geliştirilmesinde Medical Park Yayın Kurulu katkı sağlamıştır.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.