🧑🏼‍🦰 Sakaldan Saç Ekimi Yapılır mı?

Saç ekiminde donör bölge olarak saçın ense bölümünde yer alan kıl kökleri kullanılır. Yaş, genetik ve diğer faktörlere bağlı olarak ense bölümündeki saç folikülleri yetersiz olabilir.

Bu tarz bir probleminiz bir uzman tarafından belirlenmişse sakaldan saç ekimi alternatifi düşünülebilir.

Genellikle, şiddetli ve ilerlemiş saç dökülmeleriniz varsa açıklığını kapatmak için destek bir yöntem oluşturulabilir. Ayrıca, seyrek saçlarınızın yoğun görülmesini de sağlayarak ekim sonrası memnuniyetinizi arttırabilir.

Sakaldan Saç Ekimi ile İlgili Bilinmesi Gerekenler

Saç ekimi yapılacak adaylarda öncelikle kafanın arka bölümünde saç foliküllerinin donör olarak kullanılması değerlendirilir.

Ense bölümünde şiddetli saç dökülmesi ve saç zayıflığı varsa donör olarak kullanamayabilir. Bu durumda sakal dayanıklı bir kıl yapısına sahip olmasından dolayı ilk seçenektir.

Bu süreçte, sakal kıllarınız yapısal olarak saç köklerinden farklandığı için tek başına ekim yapılması tercih edilmeyebilir. 

Saç ekim aşamasına geçildiğinde alınan kıl kökleri FUE ya da DHI yöntemi ile alınarak yoğunlaştırılabilir.

Yapılacak uygulama öncesinde kafa bölümünüzde ciddi bir açıklık varsa FUE tekniği ile sakaldan saç ekimi sizin için uygun olabilir.

Geniş bir alanda kellik probleminiz var bu teknikle sakal ve saç folikülleri aynı anda donör olarak kullanılır. 

Diğer bir taraftan saçkıran, yara izi, sedef gibi problemlerinin dar alanda oluşturduğu bir açıklığınız varsa DHI yöntemi ile sadece sakaldan ekim yapılabilir.

Her iki yöntemde de donör bölgeden kıl alınırken köklerin yönünün ve estetik durumunun korunması gereklidir. Kıl folikül sayısı kişiden kişiye değişirken ortalama olarak sizden de 500-1500 greft alınır. 

Son aşamada, donör yerinden transfer edilen kıl kökünün kafa deriniz tarafından tamamen kabul edilmesi çok mümkün değildir.

Kafa deriniz de bir kısım kıl kökünü kabul etmeyerek ekilen sakal kıllarının az miktarının da döküldüğünü görebilirsiniz.

Sakaldan Saç Ekiminin Avantajları Nelerdir?

Seyrek saçlarınız varsa sakaldan saç ekimi kıl yoğunluğunuzu arttırmanız için iyi bir seçeneğiniz olabilir.

Sakal alanınızdan alınan kılların ekimden sonra özel bir bakım gerektirmemesi büyük bir avantajdır, sadece temiz suyla yıkamanız yeterlidir.

Ayrıca, sakal kıllarınız yapısal olarak güçlü bir forma sahip olduğu için saç dökülme şikayetiniz devam ediyorsa iyi bir tercihtir. Kıl yapısının kalın olması nedeniyle daha çok da tepe bölümde kullanımını değerlendirebilirsiniz. 

Sakalları yoğun bir kişiyseniz bölgesel alınan greftler sayesinde kıl sayınız sakal bölümünde seyrelebilir, bu sayede daha kolay bakım yapabilirsiniz.

Eğer, saç derinizde yalnızca bazı bölgelerden donör alınabiliyorsa sakal kökleri bu bölgelerden daha güçlü bir yapıdadır ve daha dirençlidir. 

Bilindiği üzere sakal donörleri saç derisinden alınan donörlere göre iki kat daha kalındır, bu durum saç hacminin artmasının da nedenini açıklar.

Son olarak, sakal kıllarının büyüme evreleri kafa derisiyle paraleldir. Bu paralellik, kılların çoğalma aşamasının ve dinlenme aşamasının saç kıllarına benzerlik göstermesiyle biyouyumluluğu artırır.

Sakaldan Saç Ekimi Sonrası İyileşme Süreci Nasıl Olur?

Kafa derinize ekim işlemi yapıldıktan sonra sakalınızdan alınan donör bölgeleri çok daha hızlı bir iyileşme gösterir. Bu durumun temeli kıl köklerinin deri altındaki mesafesiyle ilgilidir.

Sakal kılının deri altında mesafesi 2 mm iken aynı deri altı mesafe saç folikülünde 3-4 mm'dir.

Bu nedenle, kafa derinize sakaldan ekim yapıldıktan sonra daha yüzeysel bir mesafede aktarım olduğu için daha kolay toparlanma gözlemleyebilirsiniz. 

İşlem tamamlandıktan sonra iyileşme sürecini hafif atlatmanızın yanında saç dökülme riski minimum düzeydedir.

Sakalınızdan greftlerin homojen alınarak iz bırakmaması memnuniyetinizi arttırabilir.

Güvenilir koşullarda işleminiz yapılırsa saç ekimi sonuçları sizi mutlu ederken sakal bölgenizde de herhangi bir hasar olmadığını görebilirsiniz. 

En Çok Okunan Sağlık Rehberi Yazılarımız

Bu içeriğin geliştirilmesinde Medical Park Yayın Kurulu katkı sağlamıştır.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.