Erkek üreme sağlığı için önem taşıyan konulardan biri sperm miktarıdır. Sperm sayısının yetersiz olması erkeklerde kısırlığın oluşmasına sebep olabilir. Üreme çağındaki her 6 çiftten biri infertilite (kısırlık) sorunu ile karşı karşıya kalmaktadır. Bu 6 çiftten 1 veya 2 tanesinde ise infertilitenin temelinde sperm sayısının veya kalitesinin düşük olması yatar. Bu sorunla karşı karşıya olan erkekler tıbbi tedavinin yanı sıra birtakım destekleyici önlemler alarak da sperm kalitesini ve miktarını artırabilirler. Yapılan bilimsel araştırmalara bakıldığında sperm sağlığı ve miktarını koruyabilmek için; düzenli egzersiz yapmaya, stresten uzak durmaya, alkol ve sigara kullanımından kaçınmaya, sağlıklı ve dengeli beslenmeye dikkat etmek gerekir.
Sperm sayısının az olmasına bağlı olarak çocuk sahibi olamayan bireyler doğru besinleri tüketerek sperm sayılarını bir miktar artırabilirler. Sağlıklı ve dengeli beslenmek sağlığın her yönünde olduğu gibi üreme sağlığı üzerinde de oldukça etkilidir. İşte baba olmak isteyen erkeklerin sperm miktarını ve kalitesini artırmak için tüketmesi gereken sperm artırıcı yiyecekler:
Bitter Çikolata
Bitter çikolata, sperm kalitesini ve sayısını en çok arttıran besinlerden bir tanesidir. İçerdiği antioksidan maddeler sayesinde sağlık açısından birçok fayda barındıran bitter çikolata, içerisinde L-Arginin HCL adlı bir aminoasit bulundurur. Bu aminoasit meni hacmini ve dolayısıyla sperm sayısını önemli ölçüde artırır. Dolayısıyla bitter çikolata çocuk sahibi olmak isteyen erkeklerin tüketmesi gereken besinler arasında ilk sıralarda yer alır.
Muz
Bir diğer sperm artırıcı besin olan muz, sperm verimliliğini ve sağlığını ciddi ölçüde olumlu etkiler. Bunun sebebi içerisinde bol miktarda A, C ve B1 vitaminleri barındırmasıdır. Aynı zamanda tropikal bir meyve olan muzda besinlerde nadir bulunan bir enzim olan Bromelin vardır. Doğal bir antienflamatuar olan Bromelin, bu özelliğinin yanı sıra sperm sayısını ve hareketliliğini de arttırır. Bu sayede çocuk sahibi olabilme ihtimalini yükseltir.
Keçiboynuzu
Erkek üreme sağlığı için gereken en önemli minerallerden bir tanesi ise çinkodur. Bol miktarda çinko içeren keçiboynuzu, antioksidan özelliği sayesinde kansere karşı koruyucu etki sağlarken aynı zamanda sperm üretiminin sağlıklı bir şekilde devam etmesini ve sperm sayısının yeteri miktarda olmasını sağlar. Ayrıca keçiboynuzu içerisinde bulunan enzimler sperm ile yumurtanın etkileşimini de kolaylaştırır.
Ispanak
Spermlerin sağlıklı bir şekilde gelişebilmesi için vücuda yeterli miktarda folik asit alınması gerekir. Folik asit yeşil yapraklı sebzelerde bol bulunur ve en önemli kaynaklarından biri de ıspanaktır. Erkeklerde folik asit düzeyinin düşük olması sperm sağlığını bozarak spermlerin yumurtaya ulaşma ve yumurta ile etkileşime girme şansını önemli ölçüde düşürür. Aynı zamanda sağlıksız spermlerin genetik anlamda da bozukluklar içeriyor olması nedeniyle folik asit düzeyi düşük olan erkeklerde kromozomsal anomalileri bulunan çocuk sahibi olma ihtimali artacaktır. Bu nedenle düzenli ıspanak tüketimi bu vitaminin vücuda yeterli miktarda alınmasını sağlayarak sperm sağlığı, kalitesi ve miktarını olumlu yönde etkiler.
Ceviz
Ceviz, omega 3 yağ asitlerinden en zengin olan bitkisel besinler arasında yer alır. Omega 3 yağ asitleri erkek bireylerde testislere kan akışını hızlandırır. Bu sayede sperm üretimini destekler, sperm sayısının yeterli seviyede olmasına yardımcı olur. Tüm kuru yemişlerde olduğu gibi cevizde de bolca bulunan E vitamini, cinsiyet hormonlarının yapısına katılarak üreme sisteminin düzenli bir şekilde çalışmasına yardımcı olur. Aynı zamanda arginin içeriği de yüksek olan ceviz meni hacminin arttırılmasını sağlar. İçerdiği antioksidan bileşenler sayesinde üreme organlarının sağlıklı bir şekilde çalışmasına katkıda bulunur, toksinlerin vücuttan atılmasını sağlar. Bu nedenle çocuk sahibi olmak isteyen erkeklerin günlük olarak en az 2 adet ceviz tüketmesi oldukça sağlıklıdır.
Balık
Omega 3 yağ asitlerinden zengin olan bir diğer besin ise balıktır. Özellikle somon, uskumru ve hamsi gibi balıklar bol miktarda omega 3 barındırır. Haftada 2-3 kez balık tüketmek kan lipidlerinin dengesinin korunmasını sağlar, kalp ve damar hastalıklarına ve kansere karşı korur. Hem omega 3 içeriğinin yüksek olması, hem de bol miktarda çinko minerali içermesi nedeniyle balık aynı zamanda sperm artırıcı özellik de sağlar. C, D ve B12 vitaminleri ile demir, bakır, selenyum gibi minerallerden zengin olan balık ve diğer deniz mahsulleri meni hacmini artırırken sperm sağlığı ve kalitesini de olumlu yönde etkiler.
Sarımsak
Sperm arttırıcı besinlerden bir diğeri olan sarımsak, içeriğinde bol miktarda selenyum ve B6 vitamini barındırır. Bu bileşenler vücutta sağlıklı ve yeterli şekilde sperm üretilebilmesi için elzemdir. Bunların yanı sıra sarımsakta bulunan kanı temizleyici ögeler arterlerde kan birikimini önler, testislere giden kan miktarını arttırarak sperm üretiminin en sağlıklı şekilde devam ettirilmesi için gerekli olan ortamı hazırlar. Bu nedenle baba olmak isteyen erkeklerin düzenli olarak sarımsak tüketmeleri önerilmektedir.
Nar
Sağlıklı ve lezzetli bir meyve olan nar, tarih boyunca doğurganlığı simgeleyen ve çocuk sahibi olmaya yardımcı özelliği ile ün kazanmış bir besindir. Kadın üreme sağlığı üzerindeki olumlu etkilerinin yanı sıra sperm kalitesi ve miktarı üzerinde de önemli etkilere sahiptir. İçerdiği antioksidan bileşikler sayesinde serbest radikallerle savaşarak tüm hücrelerde olduğu gibi sperm hücrelerinde de sağlığın korunmasına yardımcı olur. Buna ek olarak içerdiği bol miktardaki C vitamini sayesinde spermlerde kalite ve hareketliliğin artırılmasına yardımcı olan nar, spermin yumurta ile etkileşime girmesi olasılığını yükseltir.
Yumurta
Örnek bir protein kaynağı olan yumurtada bulunan aminoasitler vücutta yüzde yüz oranda değerlendirilebilir niteliktedir. Bu nedenle vücut fonksiyonlarının sağlıklı bir şekilde yerine getirilebilmesi için her gün 1 adet yumurta tüketmek oldukça faydalıdır. İçerdiği kaliteli protein, vitamin ve mineraller sayesinde yumurta üreme sağlığı üzerinde de olumlu etkilere sahiptir. Yumurtada bulunan değerli aminoasitler üreme sistemini düzenleyen hormonların yapısına katılarak sperm üretiminin sağlıklı bir şekilde devam ettirilmesini sağlar. Bu nedenle çocuk sahibi olmak isteyen erkekler yumurta tüketimine yeterli özeni göstermelidir. Yumurta ayrıca saçı güçlendirmek için de sıklıkla tavsiye edilir. Fakat erkek tipi saç dökülmesi ya da genetik faktörlü saç dökülmesi yaşayan hastalara beslenme düzeninde yapacakları değişiklikler yeterli gelmeyecektir. Saç ekimi sonuçları düşünüldüğünde bu sorunları yaşayan hastaların başvurması gereken ilk yerin saç ekimi klinikleri olduğunu söylemek mümkün olabilir.
Kırmızı Et
Proteinin en önemli kaynaklarından olan kırmızı et, hormonal düzenin sağlanması için gerekli olan aminoasitlerin vücuda alınmasını sağlar. Kırmızı etin bol miktarda içerdiği L-karnitin, sperm kalitesini ve verimliliğini arttırır. Fakat yapılan araştırmalar kırmızı et tüketiminde aşırıya kaçılmasının da sperm üretimini olumsuz etkilediğini gösterdiğinden, bu konuda ölçülü olunmalıdır. Yüksek kolesterol ve hayvansal yağ içermesi nedeniyle olması gerekenin üzerinde kırmızı et tüketimi sağlık üzerinde olumsuz etkiler de oluşturabildiğinden haftalık 2 gün ile sınırlandırılmalıdır.
Yukarıda belirtilen besinler düzenli ve aşırıya kaçılmadan tüketildiğinde sperm sağlığını, kalitesini ve hareket kabiliyetini arttırıcı etki gösterirler. Bu nedenle bu besinlerin tüketimi erkeklerde kısırlığın önlenmesi üzerinde oldukça etkilidir. Eğer siz de doğal yollardan çocuk sahibi olamadıysanız; öncelikle bir sağlık kuruluşuna başvurarak bunun sebebini öğrenmeye yönelik gerekli muayene ve testlerden geçmelisiniz. Sorununuzun nedeninin sperm sayısının yetersiz olması olduğunun tespit edilmesi durumunda, doktorunuz tarafından uygulanacak tıbbi tedaviye ek olarak yukarıdaki tüm bu besinleri tüketmeye de özen göstererek bu sorunu ortadan kaldırabilirsiniz.
En Çok Okunan Sağlık Rehberi Yazılarımız
Üroloji
21.11.2022
21.11.2022
2005027
Bu içeriğin geliştirilmesinde Medical Park Yayın Kurulu katkı sağlamıştır.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.