Cildin zaman zaman verdiği tepkiler insanı şaşırtabilir. Ufak bir kızarıklık ya da beklenmedik bir kabarıklık, hayatı kısa sürede etkileyebilir.
Özellikle de vücudun görünür bölgelerinde ortaya çıkan rahatsızlıklar kişiyi hem fiziksel hem psikolojik açıdan yorabilir.
İşte bu noktada en sık karşılaşılan cilt problemlerinden biri olan temre (temriye) hastalığı birçok kişinin kafasını karıştıran bir konu haline gelir.
Görünüşte basit bir cilt lezyonu gibi algılansa da arka planda farklı etkenler yatıyor olabilir.
Her yaştan bireyde gözlemlenebilen bu durum bazen çevresel faktörlerle tetiklenirken bazen de bağışıklık sisteminin küçük bir sinyali olabilir. Hafife alınsa da doğru yaklaşımla ele alınması gereken bir süreçtir.
Temre Hastalığı Nedir?

Bazı cilt sorunları aniden ortaya çıkar kimi zaman kaşıntıyla kimi zaman ise sadece görüntüyle belli eder.
Temre (temriye) hastalığı genellikle yuvarlak şekilli, kızarık ya da kabuklu lezyonlarla tanınan bir deri rahatsızlığıdır. Cilt yüzeyinde oluşan bu lekeler zamanla yayılabilir veya kendi haline bırakıldığında daha da büyüyebilir.
Genellikle kuru görünümlü ve dıştan bakıldığında pullanmış gibi duran bu yapılar kişinin konforunu ciddi şekilde etkileyebilir.
Bazı kişiler bu oluşumları alerjik bir tepkiyle karıştırsa da çoğu zaman mantar kaynaklı cilt enfeksiyonlarıyla ilgilidir.
Özellikle kol, bacak, boyun ya da sırt gibi bölgelerde daha sık görülür. Cilt tipine göre şiddeti ve görünümü değişiklik gösterebilir.
Hafif seyreden bir vakada sadece kızarıklıkla sınırlı kalabilirken bazı kişilerde kabuklanma, kepeklenme veya sulanma gibi belirtiler de eşlik edebilir.
Çocuklar, yaşlılar ya da bağışıklığı baskılanmış bireylerde daha belirgin bir seyir izleyebilir. Bu nedenle sadece estetik bir problem gibi düşünülmemeli altında yatan nedenler değerlendirilmelidir.
Temrenin Nedenleri ve Bulaşma Yolları
Ciltte oluşan her leke masum olmayabilir. Bazı belirtiler dış etkenlerden çok daha fazlasını anlatır. Temre (temriye) hastalığı çoğu zaman dış faktörlerle ilişkilendirilse de tek bir sebebe bağlı değildir.
Kimi zaman kişisel hijyen eksikliği, kimi zaman bağışıklık sistemindeki hassasiyetler bu rahatsızlığı tetikleyebilir.
Genellikle mantar türü organizmalarla ilişkilendirilen bu cilt sorunu nemli ortamları sever. Özellikle ortak kullanılan havlular, spor salonları, duş alanları veya hijyenik olmayan kıyafetler risk oluşturabilir.
Hayvanlardan insana bulaşma da söz konusu olabilir. Özellikle evcil hayvanlarla sık temas eden kişilerde bu risk daha yüksektir.
Bağışıklık sistemi zayıf bireylerde yayılım daha hızlı olabilir. Vücudun direncinin düşmesi, bu tür enfeksiyonların daha kolay yer edinmesine yol açar. Özellikle stres, kötü beslenme ya da kronik hastalıklar da dolaylı olarak etki yaratabilir.
Bulaşma genellikle doğrudan temasla gerçekleşir. Cilt teması kadar temas edilen yüzeyler de risk taşır.
Yani sadece bir kişiden değil dokunulan bir eşyadan da geçiş olabilir. Bu yüzden günlük yaşamda basit görünen alışkanlıklar gözden geçirilmelidir.
Temre Belirtileri Nasıl Anlaşılır?
Her cilt problemi kendine has belirtilerle gelir. Ancak bazı rahatsızlıklar benzer görünüm sergileyebilir.
Temre (temriye) hastalığı çoğu zaman ilk aşamada kaşıntı ile fark edilir. Daha sonra cilt yüzeyinde dairesel şekillerde kızarıklıklar belirginleşmeye başlar.
Bu kızarıklıklar zamanla büyüyebilir ve ortası soluklaşırken çevresi daha belirgin hale gelir.
Ciltte oluşan bu halkamsı görünüm temrenin karakteristik özelliğidir. Zamanla kabuklanma, pullanma ya da kepeklenme gibi durumlar eşlik edebilir. İleri vakalarda ise ciltte hafif şişlik ya da nemli doku görülebilir. Özellikle kaşıma nedeniyle oluşan mikro yaralar enfeksiyon riskini artırır.
Kaşıntı bazı kişilerde hafif seyrederken bazı bireylerde dayanılmaz seviyeye çıkabilir. Gece artan kaşıntılar uykuyu bölebilir, günlük yaşam kalitesini düşürebilir. Görünüm dışında kişinin psikolojik olarak da etkilenmesine yol açar.
Belirtilerin benzerliği nedeniyle egzama ya da sedef gibi rahatsızlıklarla karıştırılabilir. Bu yüzden doğru tanı için dermatolojik değerlendirme önemlidir. Erken müdahale iyileşme sürecini hızlandırır ve yayılma riskini azaltır.
Temre Tedavi Yöntemleri

Cilt sorunları doğru müdahaleyle kontrol altına alınabilir. Temre (temriye) hastalığı çoğu zaman lokal tedaviyle olumlu sonuç verir.
İlk adımda genellikle antifungal kremler ya da losyonlar tercih edilir. Cilt yüzeyine düzenli uygulanarak mantar oluşumunun önüne geçilir.
Bazı durumlarda ağız yoluyla alınan ilaçlara da ihtiyaç duyulabilir. Özellikle yayılımın geniş olduğu ya da bağışıklığın zayıf olduğu bireylerde sistemik tedavi daha etkili olabilir. Ancak tedavi süreci sabır ister çünkü erken bırakılan ilaçlar nüks riskini artırabilir.
Doğal çözümler de bazı kişiler tarafından tercih edilir. Özellikle elma sirkesi, çay ağacı yağı gibi bileşenler, yüzeysel iyileşme sağlayabilir.
Ancak tek başına yeterli olmadığı unutulmamalıdır. Destekleyici olarak kullanılabilir ancak medikal tedavinin yerini tutmaz.
Tedavi süresince cildin hava alması, kıyafetlerin pamuklu seçilmesi, terlemeyi azaltacak önlemler alınması gerekir.
Aksi halde lezyonlar iyileşse bile yenileri ortaya çıkabilir.
Temreden Korunma Yolları
Tedaviden daha önemli olan şey tekrarını önlemektir.
Temre (temriye) hastalığı korunma konusunda da dikkatli olunması gereken bir durumdur. Basit önlemlerle yayılımın önüne geçmek mümkündür. Hijyen en önemli basamaktır.
Günlük duş alışkanlığı, kişisel eşyaların paylaşılmaması, çamaşırların yüksek sıcaklıkta yıkanması gerekir. Nemli ortamlardan uzak durmak, cildin kuru kalmasını sağlamak da riski azaltır.
- Ortak kullanılan havlular ve kıyafetlerden kaçınılmalı
- Ayaklar mutlaka kuru tutulmalı
- Spor sonrası kıyafetler hemen değiştirilip yıkanmalı
- Ciltle temas eden ürünler düzenli dezenfekte edilmeli
- Evcil hayvanların kontrolleri ihmal edilmemeli
Basit görünen bu adımlar aslında büyük bir fark yaratabilir. Düzenli uygulandığında hem kişisel sağlığı korur hem çevreye bulaşma riskini düşürür.
Cilt Temizliği ve Hijyen Önemi
Cilt, dış dünyayla doğrudan temas eden bir zırh gibidir. Onun sağlıklı kalması, vücudun genel direncini de etkiler. Temre (temriye) hastalığı bu dengenin bozulduğu yerden sızar ve ciltte kendine alan yaratır.
Bu yüzden cilt temizliği ihmal edilmemelidir. Sabun seçimi, duş sıklığı, cilt tipine uygun bakım ürünleri kullanımı büyük önem taşır.
Aşırı kimyasal içerikli ürünler cildin doğal dengesini bozarak mantar oluşumuna zemin hazırlayabilir. Doğru temizlik rutini cildin kendini savunma gücünü artırır.
Cildin kuru kalması kadar nem dengesinin korunması da önemlidir. Bu dengeyi kurmak için nemlendiriciler kullanılabilir. Ancak gözenekleri tıkamayan, hafif yapılı ürünler tercih edilmelidir.
Hijyen alışkanlıkları sadece temrenin değil birçok cilt probleminin önüne geçer. Düzenli ve bilinçli bakım hem cildi korur hem yaşam kalitesini artırır.
Sık Sorulan Sorular
Temre bulaşıcı mı?
Evet, temre doğrudan ya da dolaylı temasla bulaşabilir. Ortak kullanılan eşyalar ya da cilt temasıyla yayılım gösterebilir.
Temre ne kadar sürede geçer?
Tedaviye bağlı olarak genellikle 2 ila 4 hafta içinde iyileşme görülür. Ancak tedavi süreci kişiden kişiye değişebilir.
Temre için ne kullanılır?
Antifungal kremler, losyonlar ve bazen ağızdan alınan ilaçlar kullanılır. Bazı destekleyici doğal yöntemler de sürece katkı sağlar.
Hangi yaş grubunda daha sık görülür?
Her yaşta görülebilir ancak çocuklar ve yaşlılar daha hassas bir gruptur. Bağışıklığı düşük bireylerde risk daha fazladır.
Temre tekrar eder mi?
Evet, hijyen önlemleri alınmazsa tekrar etme ihtimali vardır. Koruyucu alışkanlıklar bu açıdan oldukça önemlidir.
En Çok Okunan Sağlık Rehberi Yazılarımız
Prof. Dr.
Canan Görpelioğlu
https://www.medicalpark.com.tr/_uploads/_images/_doctorProfile/G9fa6e97.jpg
Dermatoloji (Cildiye)
Medical Park Ankara (Keçiören)
https://www.medicalpark.com.tr/_assets/_i/mp_logo_red.jpg
Dermatoloji (Cildiye)
21.3.2025
21.3.2025
9847
Bu içeriğin geliştirilmesinde Medical Park Yayın Kurulu katkı sağlamıştır.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.